Malezya’da ‘İslami kapitalizm’ restorasyonu

Malezya’da seçimlerle beraber 61 yıllık Ulusal Cephe iktidarı yerini eski başbakan Mahathir bin Muhammet’in öncülüğündeki Umut İttifakı’na bıraktı. 92 yaşındaki Mahathir’in öncülüğünü yaptığı koalisyonun tek ortak noktası Ulusal Cephe’nin yerine iktidarı almak ve eskiden başbakanlık yapmış olan Mahathir’i aday göstermeleri. Türkiye’den bakıldığında çok da yabancı gelmeyen bir ‘değişim’ yaşanıyor…

Kaya Emre Uzmay

Malezya’da ülkenin bağımsızlığını kazanmasından beri, yani 61 yıldır iktidarda olan Ulusal Cephe seçimleri kaybetti, yerine Mahathir’in koalisyonu seçildi. Mahathir öncesinde Ulusal Cephe üyesiyken 22 yıl boyunca başbakanlık yapmıştı. Mahathir’in koalisyonunda geleneksel İslamcı parti, sosyal demokrat parti ve Çinli azınlığın partisi de bulunuyor.

Umut İttifak’ı 222 koltuktan 113’ünü alırken Ulusal Cephe’yse 79 koltukla sınırlı kaldı. Hiçbir parti mutlak çoğunluğu sağlayamadığı için Kral’ın başbakanı kendisinin ataması gerekiyor. Mahathir 2003’te iktidardan düşene kadar soyluların eleştiri konusu olan dokunulmazlıklarını kaldırmak, Kral’ın yetkilerini sınırlandırmak gibi adımlar attığı için monarşiyle arası pek iyi değil. Ancak yine de başbakan olarak göreve gelmemesi ihtimali üzerinde pek durulmuyor.

Önceki Başbakan Necip Razak’ın tekrar kazanması beklenen seçimlerde kazananın Mahathir olması ülkenin borsasını da etkiledi. Ülkede borsa yüzde 9,5 düşüşle Nisan 2017’den beri en düşük değerleri sergiledi. Malezya’da finansal piyasalar seçimlerden bu yana kapalı, önümüzdeki pazartesi açılması bekleniyor. Konuya dair konuşan Malezya’nın en büyük bankalarından biri olan CIMB Gruop’un Başkanı, aynı zamanda Necip Razak’ın kardeşi Nazir Razak “Eminim ki bu dönüşüm Malezya’daki finansal piyasalar için uzun vadede iyi olacaktır. Malezya olarak sakince siyasal dönüşümler yaşayabileceğimizi göstereceğiz. Belki de böylece finansal piyasalar ve şirketler Malezya’nın siyasal atmosferinden daha az etkilenmeye başlar” yorumunda bulundu.

Eski Başkan Necip Razak, mal ve hizmetler üzerindeki vergileri artırması ve devlet yatırım firması 1MDB’de milyon dolarlık yolsuzluğa karıştığı için tepkileri üzerine toplamıştı. Necip Razak suçlamaları reddederken Mahathir seçim kampanyası boyunca Necip Razak’a “hırsız” diyerek hitap etmişti. Mahathir 1MDB konusunda hukukun üstünlüğünün hakim geleceğini ve eğer Necip Razak suçluysa sonuçlarına katlanacağını söylemişti.

AMAÇ ‘NECİP GİTSİN YETER’
Roma’daki John Cabot Üniversitesi’nde Güneydoğu Asya’ya yönelik çalışmalarıyla bilinen siyaset bilimci Bridget Welsh, Mahathir’in kazanması konusunda Bloomberg’e “Mahathir oyunu tersine çevirdi. Aynı zamanda Necip Razak’ı da saf dışı bıraktı, amaçları Necip Razak’ı devirmekti” yorumunda bulundu. Seçimlerden sonra Mahathir’in koalisyonunun tam olarak nasıl yol izleyeceği konusu da pek net değil; esas amacı Necip’in gitmesi olan koalisyonun içerisinde Çinli azınlığın partisi de dahil olmak üzere dört farklı parti bulunuyor. Kendi koalisyonu hakkında yorum yapan Mahathir dört faklı partinin dört başkanını da idare etmek zorunda kalacağını söyleyerek “bu bir baş ağrısı olacak” dedi.

MAHATHİR’İN EKONOMİK VAADLERİ
Necip Razak döneminde büyük tepki çeken vergi artışları Mahathir’in seçimden önceki gündemlerinden biriydi. Mahathir ilk olarak 100 gün içerisinde yüzde 6’lık vergiyi kaldıracağını söylemişti. Bahsi geçen vergi 2015 yılında getirilmişti.

Benzer bir şekilde petrol sübvansiyonlarını tekrar kullanıma sokmak, asgari ücreti yükseltmek gibi vaatler de bulunuyordu. Mahathir, Malezya için yüzde 6 ekonomik büyüme sağlayacağını iddia ediyordu.

Malezya’daki duruma dair Moody’s tarafından yapılan değerlendirmede, Mahathir’in seçim vaatlerinin yeterince detaylı olmadığı ve havada kaldığı yorumunda bulunmuştu. Hatta bu vaatlerin bir kısmının bütçe açığıyaratacağı da iddialar arasında. Vergileri kaldırmanın, bütçe gelirlerinde ciddi azalmaya yol açıp ülkenin ekonomisini doğrudan petrol gelirine bağımlı kılacağı öne sürülüyor. Necip Razak, yüzde 6’lık vergiyi kaldırmanın Malezya için 416 milyar ringgit (105 milyar dolar) dış borç oluşturacağını söylemişti.

Mahathir’in seçilmesi yatırımlarda düşüşü de beraberinde getirecek gibi gözüküyor. Çin’in Malezya’nın altyapısına yatırım yapmasına karşı çıkan Mahathir’in seçilmesinin Çin’le olan yatırımları da kötü etkilemesi bekleniyor.

Morgan Stanley'deki ekonomistlere göre, uzun vadede, eğitim politikasında önerilen değişikliklerin Malezya'daki potansiyel büyümeyi yukarı taşıma şansı var. Mahathir’in koalisyonu, devlet üniversitelerinde ücretsiz yükseköğretim eğitimi ve teknik ve mesleki eğitime daha büyük bir destek için kampanya yürüttü.

MAHATHİR’İN DİNİ SİYASETİ
Mahathir 1970’te yazığı bir kitapta “Yahudiler sadece kanca burunlu değiller, fakat parayı bir iç güdü gibi anlıyorlar” demişti. Siyasal tarzında da dini bir dil kullanmaktan çekinmeyen Mahathir İslam İşbirliği Teşkilatı’nın zirvesinde 2003’te yaptığı bir konuşmada “Bizler (müslümanlar) aslında gayet güçlüyüz. 1,3 milyarlık bir nüfus ortadan kaldırılamaz. Avrupalılar 12 milyon yahudinin 6 milyonunu öldürdü. Bugün yahudiler dünyayı yönetiyor. Başkalarını kendileri için savaşmak ve ölmek için bir araya getiriyorlar” demişti.

MALEZYA’NIN YAPISI
Malezya 18. yüzyılda İngiltere sömürgesi haline gelmişti. 1957’de İngiltere’den bağımsızlığını kazanan Malezya bir meşruti-monarşi. Etnik grupların yüzde 50’sini Malaylar oluştururken ülkedeki ikinci en büyük etnik grup yüzde 22 oranıyla Çinliler.

Ülkede 1957’deki bağımsızlıktan beri iktidarda olan Ulusal Cephe ilk defa bu seçimlerde iktidardan inmiş oldu. Mahathir se 1981’den 2003’e kadar Ulusal Cephe’nin başında ve iktidardaydı.

Malezya 31 milyonluk nüfusa ve 296,4 milyar dolar GSMH’ye sahip. Malezya’nın en büyük ticaret ortaklarıysa Singapur ve Çin. Malezya’nın ekonomisi kauçuk gibi hammaddelerin yanı sıra son 30 yıldır gelişen sanayiye dayalı. Malezya Güneydoğu Asya’daki en büyük üçüncü otomotiv endüstrisine sahip. Malezya’nın sanayideki kalkınması, yüksek teknolojili ürünlerin ihracatındaki payının yüksekliği ve “İslamcı” yapısı Türkiye’de rol model ülke olarak tartışılmasıyla gündeme gelmişti.

Malezya aynı zamanda Dünyanın en büyük “İslami” bankacılık ve finans merkezi.