Küba’nın Çernobil çocukları için yaptıkları eşsizdi

1990 ve 2016 yılları arasında, Çernobil’den etkilenen çoğu çocuk 26 bin kişi tedavi için Küba’ya geldi. Küba, çernobil mağdurları için ücretsiz ve kapsamlı tedavi programı oluşturan tek ülkeydi.

Çeviri: Hakan Bulut

Dünyada 26 Nisan 1986 günü büyük bir şok yaşandı. Ukrayna’nın Çernobil kentinin 18 km kuzeybatısında bulunan Vladimir İlyiç Lenin Nükleer Santrali’nde büyük bir felaket ortaya çıktı.

Bir Cumartesi günü yaşanan korkunç gelişme, Fukuşima Nükleer Santrali’nde yaşanan felaket ölçeğinde korkunç bir nükleer santral kazasıydı.

Tarih kitapları yanlış denetimle kontrolsüz bir reaksiyonun sonucunda çıkan radyasyonlu buharın karıştığı radyasyon yüklü bulutların avrupa semalarına yayıldığından bahsediyor.

Gazetecilerin yayımladığı raporlar, atmosfere salınan radyoaktif madde miktarının Hiroşima'ya atılan atom bombasından yaklaşık 500 kat daha fazla olduğunu ve 31 kişinin toksik etkileşim sonucu öldüğünü gösteriyor. Çernobil merkezinin dışında kalan yerleşim yerlerindeki 100 binden fazla insan yaşadıkları yerden ayrılmak zorunda kaldı. Toplamda 600 binden fazla insan dekontaminasyon (1) sürecine tabi tutuldu. Bu insanların bir çoğu hastalandı. 

Felaketin hemen ardından Sovyet Sosyalist Cunhuriyetler Birliğ’nden gelen yardım talebine Küba hemen yanıt verdi. Bu yanıt, devrimin öncelikli olarak yaptığı işlerde olduğu gibi tarihsel bir değere sahipti.  

1990'ların başlarında Kübalı uzmanlar yaşanan felaketin etkilerini görmek ve  sağlanabilecek yardım içeriği belirleyebilmek  için Ukrayna'ya gitti. Bu seyahat Fidel Castro’yu anlatan “Fikirlerin Askeri” web sitesinde (2) yer almaktadır. 

29 Mart 1990 tarihinde felaketten etkilenenler tedavi için Küba’ya geldi. Felaketin yakınlarında olup hastalanan, Havana Hematoloji Enstitüsü ve Juan Manuel Márquez Pediatri Eğitim Hastanesi Onkoloji Servisinde kapsamlı tedavi programına katılacak 139 çocuğu havaalanında Fidel bizzat karşıladı. 

Aynı anda devrimci hükümet en az 10 bin kişiyi özel tedavi için kabul edeceğini açıkladı.

Fidel  28 Kasım 1997’de,  6. Uluslararası İlk Basamak Sağlık Hizmeti Sempozyumu’nun kapanışındaki konuşmasında şunu aktardı:

“Küba tek başına Çernobil çocuklarına dünyanın geri kalanından daha fazla el uzattı. Kuzey Amerika medyası bundan hiç bahsetmiyor. En az 15 bin çocuk! Biz bundan çok şey öğrendik.”

Bu çocuklara Küba’da genelde 45 günlük süreyle tedavi uygulandı. Azımsanmayacak bir kısmı için bir yıldan uzun bir süre Tarará’daki tesisler nükleer kazazedelerin tedavisi için özel olarak ayarlandı. Çocukların yüzde 67’si, tiroid şikayetleri, vitiligo, apolesi ve sedeften muzdaripti.

Hasta sayısı yıllar geçtikçe arttı. Bu dayanışmayı ne özel dönem (3), ne sosyalist blokun çözülüşü, ne de medyatik yardımların kazazedeleri “unutması” etkiledi. Binlerce aileye 1986’da yaşanan felaketle ilgili sonradan yapılan kara propaganda bile bu dayanışmayı etkilemedi. 

Bu nedenle, 16 Nisan 2001 tarihinde, Devrim'in sosyalist karakterinin ilanının 40. yıldönümü vesilesiyle yapılan etkinlik sırasında Fidel şunu söyledi: “Sosyalizm  olmasaydı, 1986'da meydana gelen Çernobil’deki nükleer kazadan etkilenen 19 bin çocuk  ve yetişkinin çoğunluğu  özel dönemde Küba'da tedavi edilemeyecekti.”

Bu 26 Nisan’da Çernobil’in yıldönmünde yakılan mumları bazı ajanslar görmedi. Felaketten 32 yıl sonra, Çernobil ile dayanışma adına hiçbir şey yapmayan siyasi iradenin parçası olarak, üstelik dünyanın geri kalanı ile karşılaştırma yapılmadan, 1990 ve 2016 yılları arasında 26 bin kazazedeye yapılan yardım göz ardı edilemez. Çünkü çernobil’in acılarını gidermek için dünya üzerindeki en geniş ve ücretsiz sağlık programını organize eden tek ülke Küba’ydı.

(1) İnsanların felaketin yaşandığı yerden başka yerlere nakledilmesi.

(2) http://www.fidelcastro.cu/es

(3)  Sosyalist bloğun çözülüşünün ardından Küba’nın ekonomisinin yüzde 35 küçüldüğü, Küba halkının büyük zorluklar yaşadığı 2000’lerin başında geride bırakılan dönem.