İşte Obama'nın 24 Nisan açıklaması

ABD Başkanı Obama, 24 Nisan açıklamasında "soykırım" ifadesini kullanmadı.

Obama, bu sene 24 Nisan açıklamasını bir gün önceden yayınladı. Hürriyet'ten Tolga Tanış'ın haberine göre, ABD Başkanı Barack Obama, 24 Nisan için hazırladığı başkanlık bildirisini bu sene bir gün önce 23 Nisan akşamı yayınladı ve "soykırım" terimini kullanmayıp geçmiş senelerde olduğu gibi olayları yine Ermenice “büyük felaket” anlamına gelen “Meds Yeghern” ifadesiyle tanımladı. Ancak başkanlığı devraldığı 2009’dan beri yedinci kez 24 Nisan açıklaması yapan Obama, bu sene ilk kez "soykırım" teriminin yaratıcısı hukukçu Raphael Lemkin’e atıfta bulundu. Ayrıca 12 Nisan’da 1915'i “yaygın biçimde soykırım olarak düşünüldüğünü” söyleyen Papa Françesko’nun görüşlerini açıklamasını memnuniyetle karşıladığını belirtti. 

Obama'nın açıklaması şöyle:

"Bu sene, 20’nci yüzyılın ilk kitlesel vahşeti Meds Yeghern’in 100’üncü yıldönüme işaret ediyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun Ermeni halkı, 1915’ten başlayarak tehcir edildi, katledildi ve ölüme doğru yürüdü. Kültürleri ve kendi kadim anavatanlarındaki izleri silindi. Her tarafın acı gördüğü korkunç şiddet sırasında 1.5 milyon Ermeni can verdi. 
1915’in dehşeti yaşanırken ABD Büyükelçisi Henry Morgenthau ABD devletinin içinde alarm zillerini çaldı ve Osmanlı liderlerine karşı çıktı. Onunki gibi çabalar sayesinde de Meds Yeghern gerçeği oluştu ve bu, sonraki dönemlerde Birleşmiş Milletler’in ilk insan hakları anlaşmasının ortaya çıkmasına yardım eden Raphael Lemkin gibi insan hakları savunucularının çalışmalarını etkiledi. 
Bu korkunç kıyımın yarattığı ortama karşı, Amerikan ve Ermeni halkları ortak bir insanlık bağıyla bir araya geldiler. Sıradan Amerikan vatandaşları, ıstırap çeken Ermeni çocukları için milyonlarca dolar bağış topladı ve ABD Kongresi, uluslararası insani yardım alanında bir öncü olan Yakın Doğu Yardım örgütünü bu iş için tuttu. Binlerce Ermeni mülteci, güçlü ve canlı bir topluluk ve Amerikan toplumunun taşıyıcı unsurlarından biri haline geldikleri ABD’de yeni hayatlarına başladılar. İşadamı, doktor, öğretim üyesi, sanatçı ve sporcu olarak büyük saygınlık kazandılar, yeni evlerine değeri ölçülemeyecek katkılar sağladılar. 
Bu 100'üncü yıl önemli bir an. Bizden tarihi anmanın ve zor ama gerekli olan geçmişle hesaplaşma işinin önemini yansıtmamızı istiyor. 1915’te ne olduğuyla ilgili kendi görüşümü tutarlı biçimde sık sık ifade ettim ve benim görüşüm değişmedi. Gerçeklerin tam, açık ve âdil biçimde kabul edilmesi herkesin menfaatine. İnsanlar ve ülkeler, geçmişin acı unsurlarını kabullenip bunlarla yüzleşerek daha güçlü büyür ve daha âdil ve hoşgörülü bir gelecek için temel inşaa ederler. Papa Françesko’nun, Türk ve Ermeni tarihçilerin ve tarihin bu karanlık devresine ışık tutmaya çalışan diğer herkesin görüşlerini ifadesini memnuniyetle karşılıyoruz. 
Bu önemli yüzüncü yılda, kayıpları hatırlarken Ermeni halkıyla yan yana duruyoruz. Acı çekenlerin unutulmayacağı sözünü veriyoruz. Ve gelecek kuşakların bunu tekrar etmemeleri için kendi kendimize bu acı mirastan dersler çıkarma taahhüdünde bulunuyoruz."