Hamaney, ülkenin 'ulusal çıkarlarıyla çelişen' anlaşmayı kabul etmeyeceklerini vurgulayarak, “Amerikalılar 'Kötü bir anlaşmaya imza atılmasındansa hiç anlaşma yapılmaması daha iyi' diyorlar. Biz de bu konuda hemfikiriz” ifadelerini kullandı.

“Müzakere heyetimiz, yaptırım silahını düşmanın elinden almaya çalışıyor. Eğer bunu başarırlarsa ne güzel, başaramazlarsa da herkes bilsin ki ülkede bu silahı onların elinden alabilecek bir çok yol var” diyen Hamaney, İran’ın müzakerelerde anlaşmaya varmak için bazı adımlar attığını hatırlattı.

'BU FİKRİ BEĞENMİYORUM'

Müzakerelerde "karşı tarafın şantaj yoluna gittiğini" belirten Hamaney; "İran tarafı mantıklı hareket etti ancak karşı taraf şantaj yapıyor. Müzakerelerde önce ‘genel esaslar’ konusunda anlaşacağız daha sonra ise 'detayları' konuşacağız diyorlar. Ben bu fikri beğenmiyorum. Karşı taraftan edindiğimiz tecrübelere göre, bu detayları bahaneye vesile olarak kullanacaklar. Eğer anlaşma yapacaklarsa ‘genel ve detaylar’ konusunda aynı toplantıda karar versinler" dedi.

'DÜNYANIN SONU DEĞİL'

Almanya'da devam eden 51. Münih Güvenlik Konferansı'nda konuşan İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ise, ülkesinin nükleer programıyla ilgili müzakerelerin sonuca ulaşması konusunda belirli bir aşamaya gelindiğini düşündüğünü, müzakerelerin başarıya ulaşmasının koşulunun yeni yaptırımların uygulanmaması olduğunu belirtti.

Zarif; anlaşmaya varamamanın da 'dünyanın sonu olmayacağını' belirtiyor.

BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa ile Almanya'nın oluşturduğu P5+1 grubu ve İran arasında yürütülen müzakerelerde nihai anlaşmaya varılamamış ve ikinci kez ertelenen müzakerelerin son tarihi 1 Temmuz 2015'e kadar uzatılmıştı.