Demirtaş: Sorunun kaynağı iktidarı elinde toplamak isteyen Erdoğan

HDP lideri Selahattin Demirtaş, bir Yunan gazetesine verdiği demeçte Türkiye'deki son savaş halinin kaynağı olarak Erdoğan'ı gösterirken, Avrupa'nın politikasını "basiretsiz" olarak nitelendirdi.

Dış Haberler

Yunanistan'da bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kathimerini gazetesinden Petros Papakonstantinou'nun sorularını yanıtladı.

Suriye'ye dönük kara müdahalesine ilişkin konuşan Demirtaş, Katari Suudi Arabistan ve Türkiye hükümetlerinin cihatçılara yardım ettiğinin bilindiğini söyledi.

Bu üç devletin Suriye'ye bir kara müdahalesi için BM'den onay alması gerektiğine dikkat çeken Demirtaş, böyle bir desteği alamayacaklarını, bu durumda işgalci konumuna düşerek "dünya savaşı" da dahil çok büyük tehlikeler ortaya çıkartacaklarını kaydetti.

"Şurası da neredeyse kesin ki bu üç hükümet bir uluslararası kriz yaratmak istiyorlar" diyen HDP lideri, ABD ve Rusya'nın bu üç ülkenin isteklerini yerine getirmeyeceğine inandığını söyledi.

Böyle bir işgal durumunda "Rojava halkının bir bütün olarak işgalcilere direneceğini" söyleyen Demirtaş, HDP olarak da Türkiye'nin böyle bir maceraya çekilmesine izin vermeyeceklerini belirtti.

'AVRUPA'NIN POLİTİKASI BASİRETSİZ'
Demirtaş, Merkel'in Erdoğan'ın uçuşa yasak bölge teklifine destek vermesine ilişkin, "Avrupa kendi ilkelerini ayaklar altına alıyor" dedi.

Merkel'in Erdoğan ile mülteci meselesinde işbirliği yapmak için Kürtlere yapılan zulmü görmezden geldiğini söyleyen Demirtaş, "Seçim öncesi dönemde, Erdoğan'a Türkiye'de kendisiyle buluşarak destek verdi. Avrupa Komisyonu, Erdoğan'ın islamcı partisine, AKP'ye zarar gelmesin diye, ülkemizde insan hakları ihlalleri olduğuna dair raporunun yayımlamayı seçim sonrasına erteledi. Bu kesinlikle ileriyi göremeyen, basiretsiz bir politika." dedi.

Demirtaş, Suriye'de barış ve çözüm olduğu takdirde mülteci meselesinin de çözüleceğini sözlerine ekledi.

NATO'NUN EGE'DEKİ VARLIĞI VE MÜLTECİ MESELESİ
Ege'de NATO güçlerinin mülteci sorununun idaresi için sayısının artmasına nasıl baktığı sorusuna, "Mülteci meselesinin gerçek amaç değil bahane olduğunu düşünüyorum" cevabını veren Demirtaş, süreci "tehlikeli" olarak nitelendirdi.

Demirtaş, Ankara ve Atina'nın "son derece dikkatli olması gerektiğini" savunurken, Ege'deki askeri birliklerin artmasının iki ülke arasında gerilimler yaşanmasına neden olabileceğine dikkat çekti.

Demirtaş AB'nin Türkiye'yi mülteci meselesinde "güvenli üçüncü ülke" olarak tanımlamasına dairse şunları söyledi:

Mülteci akınını yavaşlatmak için, Avrupalı liderler milyonlarca insanın yaşamını tehlikeye atıyor. Türkiye'nin güvenli ülke olarak tanınması, sığınma ihtiyacı olan siyasi mültecilerin iadesi anlamına da gelecek. Eğer Türkiye bu kadar güvenliyse, Merkel televizyona çıkıp vatandaşlarına tatillerini Türkiye'de geçirmeleri çağrısında bulunmalı zira Rusya'nın boykotundan sonra turizm ciddi bir darbe aldı.

'SORUNUN KAYNAĞI, İKTİDARI ELİNDE TOPLAMAK İSTEYEN ERDOĞAN'
Kürt illerindeki savaş hâli ve nedenleri hakkında da konuşan HDP lideri, sorunun kökeninde "tüm iktidarı kendi elinde toplamak isteyen otoriter bir lider olan Erdoğan'ın demokrasiyi inkarı"nın yattığını savundu.

"Biz savaş istemiyoruz. Çünkü silahlar ateşlendiğinde, siyasi argümanlar işitilmez oluyor. Bizim gücümüz silahlar değil, siyasi argümanlarımız" diyen Demirtaş, tüm Türklerin fanatik dinci ve aşırı milliyetçilerden oluşmadığını, kendi çözümlerinin "demokratik, ademi merkeziyetçi ve öz yönetime dayalı bir hükümet" olduğunu söyledi.

Demirtaş, "Belki pek çok Avrupalı, küçük ekranlarda Diyarbakır'daki tankları, Kürt illerinde kentlerden geriye kalan yıkıntıları gördüklerinde bunun bir Ortadoğu ülkesi için normal olduğunu düşünüyor olabilir. Eğer 21. yüzyılda Avrupa'nın hemen yanıbaşında sürekli savaş halini ve insani bir felaketi normal olarak karşılıyorsak yazıklar olsun" dedi.