Suriye'nin Halep kentinde cihatçılarla ordunun birbirlerini karşılıklı olarak kuşatmaya almasının ardından savaş sürerken, silahlı grupların kuşatmayı nasıl kırdığına dair bilgiler geliyor.

Financial Times'tan (FT) Erika Solomon'un haberine göre, Halep'teki ordu kuşatması göründüğünden daha fazla dış destek sayesinde kırıldı. "Muhalifler", savaştan önce ve savaş sırasında çetelerin yeni silah, nakit ve diğer yardımlarla donatıldığını söylüyor.

Bir Suriyeli "aktivist", "Dün sınırda silah getiren onlarca kamyon saydık" diyor. Bu sınır, tahmin edileceği üzere Suriye-Türkiye sınırı.

"Aktivist"in söylediğine göre, bu teslimat haftalardır her gün yapılıyor. Teslim edilen silahlar arasında ağır silahlar ve toplar da bulunuyor.

Başka iki "isyancı" da, haftalardır nakit ve ikmal geldiğini vurguluyor. Bu "isyancılar", nakit ve ikmalin Katar ve Suudi Arabistan'dan geldiğini, bunların Türkiye'de yüklenerek Suriye'ye geçirildiğini düşünüyor.

Haberde, Halep operasyonunun Fetih el-Şam Cephesi (eski Nusra Cephesi) tarafından organize edilmiş olmasına rağmen, ABD'nin bu duruma gözlerini kapattığı vurgulanıyor.

Bazı "muhaliflere" göre, bunun nedeni, "ılımlı" grupların Halep'teki varlığının sona ermesini engellemek. "Muhaliflerle" temasta olan bir Batılı diplomatsa, ABD'nin Nusra Cephesi'ne, İran ve Rusya'ya baskı kurmak için göz yumduğunu kaydediyor.

Türkiye'de bulunan bir "muhalif" ise, geçen ay boyunca "muhaliflerin" koordinasyonu için epey para gönderildiğini belirtiyor.

Bir Batılı diplomatsa, Halep'teki başarının dış destekten değil, Fetih el-Şam Cephesi'nin disiplini nedeniyle geldiğini ve operasyonun "içeride" planlandığını ileri sürüyor.

Ancak Körfez'deki yetkililere yakın bir "uzman," Fetih el-Şam Cephesi ile birlikte savaşan bazı militanlarını yalnızca silah değil, eğitim de almış olabileceğini düşünüyor.

Bu "uzman", eski Nusra Cephesi üyelerinin Körfez ya da Türkie tarafından eğitilmiş olabileceğinden şüpheleniyor.

İki farklı "muhalefet" figürü de, Fetih el-Şam Cephesi ile ittifak hâlindeki İslamcı gruplardan birinin geçen aylarda dış eğitim aldığını söylüyor.

Bir Suriyeli "aktivist" ise, Halep'i kurtaranlar arasında "terörist grupların" da bulunduğunun kabul edilmesi gerektiğini, bunların "uluslararası toplum"dan daha fazla Halep halkına yardım ettiğini savunuyor.