Suriye’nin cihatçıların kontrolündeki İdlib bölgesine yönelik operasyonu gündeme geldiğinden beri, ABD ve müttefikleri Suriye hükümetinin İdlib’de katliama hazırlandığı iddiasını ortaya atarak ülkeye büyük çaplı bir müdahale için meşruiyet yaratmaya çalışıyor. İdlib operasyonuna dair en son ortaya atılan iddiaysa Suriye hükümetinin bölgeye kimyasal silahla saldıracağı oldu.
Suriye hükümetinin kimyasal cephaneliklerini 2013 tamamen imha ettiğini açıklamasına rağmen ABD hâlâ kimyasal iddialarına devam ediyor. Öte yandan ABD'nin iddialarına dayanak olarak gösterilmek üzere ‘Beyaz Miğferler’ adlı grubun suçu Suriye hükümetine atmak üzere İdlib’de gerçek silahlarla bir kimyasal saldırı tezgahı kurguladığı da ifade ediliyor.
Rusya Savunma Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada, İdlib'de teröristlerin gerçek kimyasal silah kullanımına hazırlandığı, Beyaz Miğferler'in teröristlerle birlikte mülteci kamplarından kaçırdıkları öksüz çocukları sözkonusu tezgahta kullanacakları bilgisine ulaşıldığı ifade edildi. Rusya Savunma Bakanlığı Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'ne sözkonusu provokasyona izin vermeme çağrısında bulundu.
ABD ve müttefikleri tarafından ortaya atılan Suriye hükümetinin kimyasal saldırı hazırlığı yaptığı iddialarına BM de yayımladığı raporla destek verdi. BM raporunda Suriye hükümetinin bu yıl içerisinde üç kez kimyasal silah kullandığı iddia edildi. Kimyasal silahlarınsa Guta ve İdlib’de kullanıldığı iddia edildi. Kimyasal silahların 22 Ocak, 1 Şubat ve 4 Şubat’ta kullanıldığı iddia edilirken bu raporun bahsi geçen olaylardan yedi ay sonra "İdlib’de Suriye kimyasal silah kullanacak" iddiaları üzerine yayımlanması dikkat çekti.
GERİYE DÖNÜLÜP BAKILDIĞINDA: DUMA’DA KİMYASAL YALANI
BM’nin raporunda “Komisyon bu iki olayda, hükümet güçlerinin ve bağlı milislerin Doğu Guta'da yasaklanmış silahları sivil nüfuslu bölgelerde ayrım yapmadan atılarak savaş suçları işlediği sonucuna vardı” ifadesi yer aldı. Bir hafta önce ABD Başkanı Donald Trump, Twitter üzerinden yaptığı bir açıklamada, "Suriye Başkanı Beşar Esad Suriye'nin İdlib şehrine düşünmeden saldırmamalı. Ruslar ve İranlılar bu muhtemel insanlık trajedisinde yer alarak derin bir insani hata yaparlar. Yüz binlerce insan ölebilir. Olmasına müsade etmeyin" demişti. ABD tarafından gelen ‘Yüz binlerce insan ölebilir” tehdidi akıllara daha önce Suriye’ye düzenlenen bombardıman operasyonunu getirdi.
ABD ve müttefikleri 7 Nisan’da Duma’da kimyasal silah kullanıldığı iddiasıyla Şam’ı bombalamıştı. Duma’da gene Beyaz Miğferler mizanseniyle yapılan kimyasal saldırı iddiasının hemen ardından ABD, Fransa ve İngiltere’nin füze saldırısı gelmişti. Saldırının hemen ardından CNN, muhabirin kimyasal silah şişesi olduğu iddia edilen bir kutuyu eline alıp kokladığı vasat bir gazetecilik örneğine de imza atmıştı.
Kimyasal silah kullanıldığına dair herhangi bir kanıt sunulmazken, Temmuz ayındaysa Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü, Suriye'nin Duma bölgesinde kimyasal silah kullanıldığına ilişkin kanıt bulunmadığını açıklayarak Duma’da kimyasal iddialarının yalan beyan olduğunu göstermişti.
ABD ZIRHLISI KÖRFEZDE, BOMBARDIMAN UÇAĞI KATAR'DA HAZIR BEKLİYOR
ABD halihazırda güçlerini Suriye'ye yönlendiriyor. Bakanlığa göre, Ağustos ayı sonlarında Basra Körfezi'ne gelen USS Sullivans, 56 seyir füzesi ile silahlanmışken, ABD'nin 24 havadan karaya uzak füze ile donatılmış bir B1-B bombardıman uçağı Katar'daki Al Udeid ABD hava üssüne taşındı. Askeri araçların Suriye etrafında yeniden konumlandırılması, Trump’ın ‘Yüz binlerce insan ölebilir’ tehdidinin ardından Duma iddiasıyla beraber gelen Şam’ın bombalanması kurgusunu tekrar hatırlatıyor.
