ABD kasırgayı böyle geçirdi: Kapılarını kapatan kiliseler, yıkılan evden kira isteyen ev sahipleri...

ABD, Harvey ve Irma kasırgalarını önemli kayıplarla geride bıraktı. Kasırgalarda dikkati çekense ABD'deki sınıfsal uçurumlar ve kapitalizmin toplumu korumaktaki acizliği oldu.

Tulga Buğra Işık

Önce Harvey, sonrasındaysa Irma kasırgaları ABD'yi vurdu. Yalnızca Harvey kasırgasında 71 kişinin yaşamını yitirdiği, maddi zararınsa 70 milyar doların üzerinde olduğu söyleniyor. Irma kasırgasıysa Karayipler'de en az 65 milyar dolar hasara sebep olurken, ABD'de de 50 milyar doları bulan zarara yol açtı.

Kasırganın ABD'yi vurmasıyla birlikte pek çok skandal olay yaşandı. Kasırgayla birlikte her şeyini yitiren insanların, kendi başlarına kurtulmaya çalıştıkları görülürken, kiliseler, şirketler ve devlet tarafından atılan pek çok adım tartışma yarattı.

MEGA KİLİSE KAPILARINI KAPATTI

Harvey kasırgasıyla birlikte Teksas'ın Houston kenti büyük zarar gördü. Evleri yaşanmaz hale gelen insanlar sığınacak yer ararken, acil durumun ilan edildiği kentte pek çok kişi sokakta kaldı.

Lakewood bölgesinde bulunan, milyoner din adamı Joel Osteen'e ait bir mega kiliseyse, kasırganın ardından evsiz kalanlara kapılarını kapattı.

16 bin 800 kapasiteli olduğu söylenen kilise, sığınmak isteyen insanları geri çevirdi. Kilisesine büyük miktarlarda bağışlar alan ve insanlara kiliseye para vererek "Tanrı'nın kutsamasını" kazanabileceklerini söyleyen Osteen'in adımı, sosyal medyada büyük tepkiye yol açtı.

Sosyal medyada yaşanan tartışmaların ardından, Osteen kilisenin zor durumda olanlara açılacağını duyurdu, ancak bu sırada acil durum neredeyse sona ermişti.

KASIRGADAN KAÇMAYA ÇALIŞAN İŞÇİLERE TEHDİT

Irma kasırgası Florida'yı vururken, eyalette yaşananlar şirketlerin yalnızca gelirlerini umursadığını bir kere daha gözler önüne serdi.

Bir Pizza Hut bayisinde müdür, kasırgadan kaçmak isteyen işçileri cezalandırmakla tehdit etti. Şirket kasırgadan kaçmak isteyen işçilere süre sınırı tanırken, bu süreyi aşanların ücretlerinden kesileceğini açıkladı.

Ayrıca işçilerden 72 saat içinde yeniden çalışmaya başlamaları istendi.

TRUMP'TAN 1 MİLYON DOLAR

Yalnızca ABD Başkanı seçilmek için 66 milyon dolar harcama yapan ve kişisel servetinin 3.5 milyar doların üzerinde olduğu tahmin edilen Donald Trump, kasırgada zarar görenlere 1 milyon dolar yardım yapacağını açıkladı.

Trump'ın bağışlamayı vadettiği paranın azlığı tepki çekerken, paranın nereye gideceğine de uzun bir süre karar verilemedi.

Donald Trump tarafından bağışlanan para, 12 farklı kuruma aktarılırken, bunların arasında evangelist kurumların da olması dikkat çekti. 1 milyon doların 100 bini, ünlü evangelist Billy Graham'ın oğlu Franklin Graham tarafından yürütülen Samaritan's Purse isimli kuruluşa verildi. Franklin Graham'ın Trump'a yakın destek verdiği biliniyor. 

Trump'tan yardım alan kuruluşlar arasında, Katolik dernekleri de yer aldı.

HALA KİRA İSTEYEN EV SAHİPLERİ

ABD'de pek çok ev kasırganın altından sular altında kalarak yaşanmaz hale geldi. Kasırga en çok yoksullara zarar verirken, pek çok insan kasırgayla birlikte her şeyini kaybetti.

Buna karşın ev sahiplerinin sokakta kalan insanlardan hala kira istemeyi sürdürmesi tartışılan bir başka konu oldu.

Su altındaki evlerde oturan kişiler, ev sahiplerinin duruma karşı anlayışsız olduğunu ve kendilerine kaba davranıldığını bildirdi.

DEVLET MÜDAHALESİ YETERSİZ

Harvey kasırgasıyla birlikte ABD yönetiminin kriz yönetme becerisinin düşüklüğü görüldü. Sular altında kalan insanlar kendi başlarına kurtulmaya çalışırken, devlet imkanlarının kasırga kurbanları için kullanılmadığı görüldü.

Democracy Now'a konuşan Dr. Robert Bullard, "Houston'daki felaket aslında gerçekleşmeyi bekliyordu, dizginsiz kapitalizmin yaşandığını, denetimlerdeki serbestliği, gerekli bölgelendirmenin yapılmadığını, pek çok sorun yaratan endüstrileri düşünürsek, bunlar uzun yıllardır yok sayıldı. Gerçek şu ki bu bir felaketti, ancak çok tahmin edilebilir bir felaketti" ifadelerini kullandı.

Federal Acil Durum Yönetim Kurumu'na ayrılan bütçenin düşüklüğü de tartışma yarattı. Kasırga kurbanlarının pek çok temel ihtiyacı giderilemezken, FEMA'ya ayrılan bütçe neredeyse Harvey kasırgası sonuçlanmadan bitti. 

ABD yönetimi kasırganın ilk günlerinde gerekli hiçbir adımı atmazken, sonrasında yaşanan tepkilerin ardından Trump 15.3 milyar dolarlık yardım paketini onayladı. Ancak bu sırada zarar zaten verilmişti.

SOSYALİST KÜBA VE KASIRGA

ABD'de yapılan müdahalelerin geçliği ve yetersizliği, sosyalist Küba ile karşılaştırmalara da yol açtı. Doğa olaylarına karşı önleyici yöntemleri benimseyen Küba, sınırlı kaynaklarına rağmen kasırgayı çok daha hafif atlattı.

Kübalı bir sağlık dergisi editörü, "Bir taksi şoförü Saffir-Simpson ölçeğinde 5 şiddetinde bir kasırganın ne olduğunu anlatabilir ve size hazırlık yapmak için nelere ihtiyaç duyduklarına dair bütünlüklü bir ders verebilir" diyerek Küba halkının kasırgaya ne kadar hazırlıklı olduğunu aktardı.

Kasırga için geniş önlemler alınan Küba'da, elektrik birlikleri, tıbbi-cerrahi tugaylar gibi halk örgütlenmeleri kurularak kasırganın yarattığı hasarla mücadele edildi. 

Örgütlü Küba toplumu, içeride kasırgayla başarılı bir mücadele verdiği gibi yüzlerce doktoru kasırgadan etkilenen bölgelere göndererek bir kere daha insanlık dersi verdi.