soL (DIŞ HABERLER) Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Ortadoğu'ya ilgisi, Gazze'ye yönelik İsrail saldırılarının ardından Arap basınının tartışma konusu oldu.

İlk olarak Erdoğan'ın Suudi Arabistan'ı ziyareti sırasında, bir gazeteci, "Neden Ortadoğu ile bu kadar çok ilgilenmeye başladınız?" sorusunu yöneltmiş, Erdoğan da "Bizim bu bölge ile tarihi bağlarımız var, Osmanlı'dan beri" yanıtını vermişti.

Erdoğan'ın Gazze çıkışlarına en temkinli yaklaşan İran basını oldu. Erdoğan'ın İsrail ile kurulan ilişkileri geliştirdiğini ve sözlerin yerine "icraat" gerektiğini belirten İran basını, Türkiye'nin İsrail karşıtı açıklamalarının, bölgede oynamak istediği "liderlik" rolüyle ilgili olabileceği görüşüne yer verdi.

Son olarak Dar El Hayat gazetesinden İlyas Harfuş, Erdoğan'ın çıkışının "tiyatral bir fırtına" olduğunu söyledi ve Abdullah Gül ve Başbakan'ın ortaya attığı "Yeni Osmanlıcılık" projesiyle ilgili olduğunu yazdı.

II. Abdülhamid'den sonra, Türkiye'nin yeniden bölgede aktif çaba ve bölgeyi nüfuzuna almaya çabaladığını söyleyen Harfuş, "Hamas'ı ağırlayan tek NATO ülkesi, fakat İsrail ile çok güçlü askeri, politik ve istihbarat ilişkileri var" dedi. Bu nedenle Erdoğan'ın çıkışının İsrail'de kaygı yaratmadığını, "daha çok yaklaşan seçimlere yönelik bir adım" olabileceğini ifade etti.

Türkiye'nin bölgedeki görüşmelere daha aktif olarak katılacağını öngören Darfuş, Erdoğan'ın çıkışının Türkiye'de de kaygı yarattığını, laik kesimin İsrail ile ilişkilerin zarar görmesinden korktuğunu söyledi.

Darfuş, "Erdoğan ve Yeni Osmanlıcılık" başlıklı yazısında, Erdoğan'ın çıkışı üzerine, İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin de, Davos'a ilişkin açıklamalarında "ilişkilerde uzun süreli etkisi olacak" izlenimi vermeye çalıştığını hatırlattı.

"Yeni Osmanlı" Türkiye'nin de gündeminde
Bir süredir parti açıklama ve yayınlarında "Yeni Osmanlıcılık" tehlikesine işaret eden Türkiye Komünist Partisi, konuya 9. Kongre belgelerinde de yer verdi. Parti konferansı sırasında konunun Türkiye solunda hafife alındığı, ancak Osmanlıcılığın büyük bir hızla meşruiyet kazandığı vurgulanırken, 15 Mart'ta "Ya Osmanlı'ya dönüş ya Sosyalist Cumhuriyet" adıyla bir miting düzenleneceği açıklandı.