Savcı Öz: Gazetecilere destek verenler de Ergenekoncu

Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılık açıklama yaptı. Zekeriya Öz, açıklamada Nedim Şener, Ahmet Şık ve diğer tutuklu gazetecilere destek veren açıklamaların "Ergenekon terör örgütünün hedef ve amaçlarına katkı sağlayacağını" söyledi.

Ergenekon'un son dalgasındaki tutuklamalar, uzun süredir gizli tanıklar ve saçma deliller üzerine kurulu soruşturmada hemen herkese "Yeter artık" dedirtti. Soruşturmayı yürüten savcılık, bu nedenle davanın başından bu yana ilk defa soruşturmayla ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Zekeriya Öz'ün okuduğu açıklamada özellikle "savcılığın faaliyetlerine dönük eleştiriler Ergenekon'a hizmet etmektedir" ifadelerini kullanması dikkat çekti. Son gözaltı ve tutuklamalarda gösterilen gerekçeler ve Zekeriya Öz'ün sorgularda şüphelilere sorduğu sorular göz önüne alındığında, Savcı Öz'ün savcılığı eleştirenleri dahi "terör örgütüne yardım ve yataklık" ya da "halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek" suçlarından içeri atabileceği akla gelince, bu ifadeler aynı zamanda birer tehdit niteliği kazanıyor.

Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: ''Yürütülmekte olan soruşturma, bir kısım basın mensubunun gazetecilik görevleri, yazdıkları, yazacakları yazılar, kitapları ve ileri sürdükleri görüşlerle ilgili olmayıp 'Ergenekon' terör örgütü soruşturması kapsamında elde edilen ve soruşturmanın gizliliği nedeniyle bu aşamada açıklanması mümkün bulunmayan bir kısım delillerin değerlendirilmesi sonucu yapılması zorunlu hale gelen hukuksal bir işlemdir. Esasen cumhuriyet savcılığının hukuksal gerekliliğinin dışında herhangi bir amaç ve saikle hareket ettiğinin, edeceğinin kabulü ve kamuoyunun bu yönde asılsız değerlendirmelerle yönlendirilmeye çalışılması, büyük bir titizlikle ve ciddiyetle yürüttüğümüz soruşturmaya zarar vereceği gibi adı geçen terör örgütünün hedef ve amaçlarına katkı sağlayacağı açıktır.''

Bu yöndeki yayınların özenle izlendiği, hassasiyetle değerlendirildiği belirtilen açıklamada, ''Suçluluğu sabit oluncaya kadar herkesin masum olduğunu ifade eden 'masumiyet karinesi' şüphesiz tarafımızca da en az bu değerlendirmeleri yapan kişiler kadar bilinmekte ve öncelikle gözetilmektedir'' ifadesine yer verildi.

Herkesin kanun önünde eşit olduğunun unutulmaması gerektiği ifade edilen açıklamada, şu görüşler dile getirildi:

''Hiçbir kişi veya zümreye ayrıcalık tanınamaz. Kimse suç işleme ayrıcalığına sahip olmadığı gibi, mesleği veya makamı nedeniyle de ayrıcalıklı muameleye tabi tutulamaz. Yürütülen soruşturma kapsamında elde edilen bilgi ve belgelerin suç isnadı için yeterli olup olmadığı konusunda değerlendirme sorumluluğu, görev ve yetkilerini kanunlardan alan savcılığımıza aittir. Soruşturmanın içeriği ve elde edilen deliller hakkında hiçbir bilgisi bulunmayan, bulunması da esasen mümkün olmayan kişilerin daha operasyonun ilk dakikalarından itibaren soruşturma makamlarını suçlayan ve tehdit eden değerlendirmelere girmeleri dikkati çekicidir. Bu görevi yerine getirirken hiçbir makam ve merci tarafımıza emir ve talimat veremez, yönlendirmede bulunamaz, sorumluluk sahibi herkes bu yöndeki davranış ve değerlendirmelerden titizlikle kaçınmalıdır. Soruşturmanın süratle sonuçlandırılması için gerekli olan çalışmalar büyük bir titizlikle yürütülmektedir.''

(soL - Haber Merkezi)