Behçet Gültekin

Malûm, evvelâ başnazırımız Ahmet Davutoğlu Beyefendi, "Açık söyleyeyim, rüyalarımda bazen Gazali ile Hegel ile tartıştığımı hatırlatırım. Doktora tezimi yazarken görmediğim halde onlar benim hocam. Ben onları hayal ederek, onların kitaplarını okurken hangi medeniyet kültüründe olursa olsun onların dünyasına nüfuz ederek okumaya çalışırım, onlar ne ile hesaplaştılar, diye" laf etmiş, saniyen de müstehzi tivitleşmeler peyda olmuştu.

Salisen, hiç aklımda yoktu, ama bugün sevgili Aytek (Alpan) hatırlatınca, şeytan dürtmüş gibi oldum ve Hazreti Google'a "rüyada filozof görmek" yazıp arattım.

Ümidim olmadığı için, şaşırdığımı söylemeliyim. Meğer rüya tabirleri literatüründe, rüyada filozof görmek de zabıt altındaymış! Maşallah, sübhanallah!

Peki, rüyada filozof görmek, hayra mı yorulmalı, yoksa şerre mi?

Rüyayı görene göre değişiyormuş. www.ruyatabirleri.web.tr'den iktibas ediyorum:

"Hikmeti az, zararı görüşlere ve kişilere hakkı ve hakikati bulmada bir kısırdöngü içine girmeye yahut sonu olmayan yararsız gayretlere, İlim ve irfan ehlinin filozof görmesi ilim ve irfanda terakki ederek şöhret bulmaya delalet eder. Bir başka rivayete göre: Rüyada filozof görmek, eksik yanlarınızı tamamlamaya ve düzeltmeye çalışırken, bazı şeylerden de yine eksik kalmaya yorulur. Bazen de, filozof görmek hatalı yönlerinizi düzeltmek içi imkân olarak yorumlanır."

İmdi, imlâ hatalarını ve kimi manâsız kısımları bir tarafa bırakırsak, üzerinde tefekkür etmemiz gereken kısım şu olsa gerek: Filozoflar, ya hikmeti az kişilerin rüyalarına girip onları hakikati (siz Allah-u teâlâ'yı anlayın) bulmada yanlış yollara saptırıyorlar yahut irfan ehlinin daha da terakki etmeleri ve şöhret bulmaları için geceleri ortaya çıkıyorlar. Bir diğer rivayete göre ise, rüyaya giren filozoflar, rüyasına girdiği kişinin ya eksik yanlarını tamamlıyor ya da "Kazma geldin, kazma gidersin, evlâdım!" diyorlar.

Eh, Ahmet Beyefendi'ye şu suali sormamıza suhulet edilecektir: Siz hangisisiniz, Ahmet Bey?

Fakat bendeniz yılmadım ve tahkik etmeye devam ettim. Hazreti Google, yalnızca rüyada filozof görmek hususunda değil, rüyada İmam Gazali (Radyallahu anh) hazretlerini görmek hususunda da yardımcı oluyor. www.ruyanda.com isimli siteden iktibas ediyorum:

"Rüyada imam gazali, şöhrete ulaşılacağına, istenilen bir birlikteliğe, mal varlığına gelecek artışa, hayırlı evlada, maddi zorluklardan uzak durmaya, sağlıklı yaşamaya, büyük mevkiye çıkılacağına, iyi şansa, mutluluğa ermeye, ettiği yeminine bağlı durulacağına, imrenilen güce yorulur. Olumsuz anlamda kıymet kaybetmeye, sıhhatin yitirileceğine, ticari zarara, korkulanın başına gelmesine, maddi probleme delalet eder. Bazı rüya ilmiyle ilgilenenler dediler ki: Bu rüya zahmet çekerek hayalini kurduğu berekete, ümitsizlikten sonra ulaştığı hünere, uğraşlarının sonunda hak ettiği rahata, çektiği zorlukların sonunda hak edilen feraha yorulmaktadır."

Demek oluyor ki, Ahmet Beyefendi, rüya ve ilhamla amel etmiş! Ancak ulema yine de ikâz ediyor: Rüyalar ve ilhamlar, Rabbani ve Rahmani; Şeytani ve Nefsani olabilirler! Bu ikililerin arasındaki hudutları çok net çizmek gerekir. Ulema, rüyaya bakarak amel etmek için şu üç şartı öne sürüyor. Bunu da www.ruyatabirlerievi.com'dan iktibas ediyorum:

1) ­Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.
2) ­Rüya veya İlham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmam Rabbani, İmam Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.
3) ­Rüya ve İlhamla elde edilen bilgiler dinin bir emri gibi kabul edilmemeli. Sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve İlhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve İlhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.

Demek ki, İmam Gazali (Radyallahu anh) tamam da, Hegel nam Alaman rüyada olmaz! O rüyaya bakarak, salih amel eylenmez! Sayın başnazırımız, Hegel'i gördüğü rüyasından uyandığında hemen şunları söylemeliydi: Hayır diyelim hayır olsun hayırlar bize şerler düşmanlarımıza olsun Elhamdülillah!