Polis saldırısı Dilşat Aktaş'ın bir bacağını kısalttı

Ankara'daki Hopa eyleminde polis şiddeti sonucu kalçası kırılan Halkevleri MYK üyesi Dilşat Aktaş'ın bir bacağı kısalırken, Aktaş, zorlukla yürüyebiliyor.

Hopa’da Metin Lokumcu’nun polis müdahalesi sonucu hayatını kaybetmesinin ardından Ankara’daki eylemde polis şiddetini panzerin üstüne çıkarak protesto eden Halkevleri MYK üyesi Dilşat Akraş’ın polisin saldırısı sonucu kalça kemiği kırılmıştı. Aktaş, saldırının ardından bir bacağının kısalması sonucu yürütmekte zorluk çekiyor.

“Tedavi sonuç vermedi kısalma kalıcı”
Radikal gazetesinden Mesut Hasan Benli’nin haberine göre, Hopa’da yaşananları protesto etmek isteyen Halkevleri MYK üyesi Dilşat Aktaş’ın kalçasının kırıldığı olayın ardından bir bacağında kısalma meydana geldi. Uzun süredir tedavi gören Aktaş’ın sağ bacağı 98 santimken sol bacağının 97 santime indi. Konuyla ilgili açıklama yapan Dilşat Aktaş, “Ameliyattan sonra bir bacağımda kısalma gözlemlemiştim. Kalıcı bir şey olup olmadığını doktorlara soruyordum. Tedavinin altıncı ayında yapılan tetkikler neticesinde sol ayağımda bir kısalma olduğu belirtildi. Doktorlar bu kısalmanın kalıcı olduğu ifade etti.”

“Duvarlara tutunarak yürüyorum”
Bacağındaki kısalma dolayısıyla her ayakkabıyı giyemediğini belirten Aktaş, Doktorların kendisine ortopedik ayakkabı ayarlayacağını dile getirdi. Vücunda denge problemi olduğunu vurgulayan Aktaş, evde ancak duvarlara tutunarak dolaşabildiğini dile getirdi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün başlayacak olan duruşmaya tutuklu bulunan arkadaşlarına destek amacıyla katılacağını belirten Aktaş, “Haksız yere altı aydır tutuklular. Bu vicdana sığmaz” dedi.

Savcılık polis saldırısını görmezden geldi
Başbakan Erdoğan’ın “O kadın, kız mıdır kadın mıdır” diye hitap ettiği Aktaş, polislerin saldırısı sonucunda iki ay hastanede tedavi gördü. Aktaş’ın kalça kemiğini kıran polisler hakkında ise suç duyurusunda bulunulmasına rağmen bugüne kadar hiçbir işlem yapılmadı.

Olay günü Aktaş’ın dışında 40 kişi uğradıkları polis şiddetini Adli Tıp Kurumu raporlarıyla belgelemesine rağmen yapılan suç duyurusuyla ilgili savcılık hiçbir işlemde bulunmadı.