soL (HABER MERKEZİ) Diyarbakır Barosu'nun 2007 yılında bastırdığı Kürtçe-Türkçe içerikli ajandası nedeniyle Adalet Bakanlığı'nın verdiği soruşturma izni üzerine haklarında 'Görevi kötüye kullanmak' suçundan dava açılan avukatların yargılanmasına Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Davada 30 avukat meslektaşlarını savunmak için duruşmada hazır bulundu.

Duruşmada yazılı savunma yapan Tanrıkulu, avukatların günlük işlerinde kullandığı ajandanın Kürtçe-Türkçe olarak basılması kararını yönetim kurulu olarak oy birliğiyle aldıklarını söyledi. Ajandanın giderlerinin meslektaşlarının aidat ve bağışları ile karşılandığını belirten Tanrıkulu "Dolayısıyla bu davayı şahsıma karşı değil, tutum olarak Diyarbakır Barosunun tüzel kişiliğine karşı açılmış özenli bir dava olarak kabul ediyorum" dedi.

Tanrıkulu mahkemeye verdiği yazılı savunmasında "Ortadoğu'da en çok konuşulan dördüncü, dünyada ise 36'ncı sırada yer almaktadır. Kürtçe'nin dünyada 40 milyon insan tarafından konuşulduğu dil bilimciler tarafından ileri sürülmektedir. Dolayısıyla bu konuda neyin yasak veya hukuka uygun olup- olmadığını hem sayın savcıdan, hem bu davanın açılmasına izin veren Adalet Bakanı'ndan, hem de hükümet ve sayın başbakandan çok daha iyi hukuki bilgilere sahibim" dedi.

Avukat Nesip Yıldırım savunmasında Kürt ajandasını meşru bir yol olduğu için desteklediğini belirterek, "Ana dilim Kürtçe'dir. Bundan kaynaklanan bir suçlama zulümdür. Ana dilim meşru bir taleptir. Meşru talebin cezalandırılması ve yargılamaya konu edilmesi hukuka uygun değildir" dedi.

Savcı esas hakkındaki görüşünü hazırlaması için süre isteminde bulunması üzerine Mahkeme heyeti duruşmayı erteledi.