Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) soL’un yazılı olarak ilettiği sorulara öyle bir yanıt verdi ki, Suriyeli silahlı çetelerin bile itiraf ettiği “silahlarla gidip-geliyoruz” sözlerini doğrulamamak için “hükümet övgüsü” yapmayı tercih ettiler…

İşte soL’un BMMYK’ya ilettiği sorular:

-Öncelikli olarak askeri unsurların mülteci statüsünün sivil unsurlarla farkları nedir?

-Silahlı sığınmacılar için BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin evrensel ilkelerine uyuluyor mu?

-Özellikle son günlerde sıklıkla gündeme gelen Apaydın Kampı'nda bir denetim yapma şansınız oldu mu? Bu kampta silahlı eğitim yapıldığı öne sürülüyor, bu yönde bir izlenimiz var mı?

-Apaydın Kampı'nda bir denetleme yapılmadıysa bunun nedeni nedir?

-Askeri sığınmacıların kamp alanları ile sivil sığınmacıların kamp alanları kurallara uygun olarak birbirinden ayrılmış durumda mı?

-Kamplarda kalan askeri sığınmacıların buradan Suriye'deki çatışmalara katıldığı şeklinde basında birçok haber yer aldı. Böyle bir durum BM ilkeleri ile tamamen ters düşmüyor mu?

BM’nin kamplarda denetleme yapamadığını gözler önüne seren "yanıt" ise şöyle:

"Uluslararası hukuk olası silahlı ve askeri unsurların ayrılmasını gerekli kılar. Bu durum sığınmanın sivil karakterini sağlar. Türk Hükümeti Suriyeliler için olan kampları yönettiğinden, UNHCR olarak biz, bu ayrımı sağlamak üzere Türk Hükümeti’nin çaba gösterdiğini anlıyoruz."

(soL – Haber Merkezi)