Hilmi Özkök demokrasi kahramanı, Mehmet Eymür derin devlet tanığı!

Ergenekon davasının eski savcısı Zekeriya Öz, geçtiğimiz günlerde Ergenekon davası çerçevesinde tanık olarak ifade veren Hilmi Özkök için “demokrasi kahramanı” dedi. Demokrasi kahramanı Özkök'ün "keşke Irak'a 25 bin askerle girebilseydik" açıklaması ile bu tanımlama oldukça iyi örtüşüyor.

Ergenekon davasının eski savcısı Zekeriya Öz, Genelkurmay eski başkanı Hilmi Özkök'ün Ergenekon davasında verdiği ifade için “Bence o bir kahraman, demokrasi kahramanı'' derken, adı birçok faile meçhul cinayete karışan MİT Kontrterör Dairesi eski Başkanı Mehmet Eymür’de aynı davada tanık olarak dinlendi.

Özkök demokrasi kahramanı
Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Küçükkaya’ya konuşan Zekeriya Öz, Hilmi Özkök'ün tanıklığını için “Gayet iyi buldum. Bence gördüklerini anlatmış. Doğru gördüklerini söylemiş. Adaletin yerini bulması için bir görev yapmış” yanıtını verdi.

Öz, Özkök için ''Tek başına mücadele etmiş birisi. O karargahta tek başınaydı. Ama karşısındakiler blok olarak hareket ediyordu. Darbeyi tek başına önlemiş birisidir. Dirayetli davranmış. Demokratik tavır takınmış. Bence o bir kahraman, demokrasi kahramanı'' dedi.

Demokrasi kahramanı ABD için savaşamadığı için üzgün
Hilmi Özkök'ün bugün yayınlanan bir röportajında, "Peki, tezkere geçseydi ne olacaktı?" sorusuna verdiği yanıt nasıl bir demokrasi kahramanı olduğunu gözler önüne seriyor:

“Çok farklı olurdu. ABD ile çok güzel bir ‘Mutabakat Muhtırası’ hazırlamıştık. Pürüzler küçük ayrıntılardaydı. Herkes işin parasal boyutuna bakıyordu, ama para o kadar önem taşımıyordu güvenlik ve idare boyutunda çok avantajlı olacaktık. Tezkere geçseydi Irak’a çok miktarda yani 4-5 tugay (20-25 bin asker) Irak topraklarına girecekti. Zaten Özel Kuvvetlerimiz oradaydı, onlar da takviye edilecekti. Sınır boyunca, özellikle geçiş alanlarında tampon bölge kurulacaktı. Ve uzun süre orada kalacaktık. Hem geçişler kontrol altında olacak, hem de gerektiğinde harekâtı oradan sürdürecektik. Kürt meselesi ayrı bir konudur, ancak PKK konusunda bugünden çok daha avantajlı konumda olacağımızı söyleyebilirim. Tezkere geçmeyince, anlaşma da imzalanamadı.”

Kontrterör Dairesi eski Başkanı Mehmet Eymür derin devletin tanığıymış…
Öte yandan Ergenekon davası kapsamında faili meçhul cinayetlere ilişkin gözaltına alınıp ifadesine başvurulduktan sonra serbest bırakılan MİT Kontrterör Dairesi eski Başkanı Mehmet Eymür, bugün tanık olarak ifade verdi.

MİT’te görev yaptığı sırada adı birçok faili meçhul cinayete karışan ancak bu cinayetlerin hepsinden sadece Mehmet Ağar ve ekibini sorumlu tutarak kendini aklamaya çalışan Eymür, “Yapılanmanın ismi ne olursa olsun devletin içinde illegal bir yapılanma vardı” dedi.

“Ergenekon’la ilgili çok şey bilmiyorum”
Mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese'nin, ''Ergenekon konusunda bildiklerinizi anlatın'' demesi üzerine Eymür, ''Ergenekon'la ilgili çok şey bilmiyorum. Bu yapılanmaya ilişkin soruşturma, ben Amerika'dayken başladı. Bilgilerim genelde kulaktan dolma, duyuma dayalıdır'' ifadesini kullandı.

Eymür, davanın sanıklarından Doğu Perinçek ve birçok sanık ile uzun zamandır sorunları olduğunu anlatarak, şunları söyledi:

''Bizi sürekli ifşa ettiler. Terör örgütünün hedefi haline getirdiler. Hala da devam ediyorlar. Yakın zamanda mahkemenizde Alaattin Çakıcı'nın da tanıklığına başvuruldu. Çakıcı'nın anlattıkları bazı basın yayın organlarında yer aldı. Bunların hepsi asılsız, yıpratmak amaçlı yapılan şeyler. Bu iddiaların komik olduğu, yapılan soruşturmalar neticesinde ortaya kondu. İddiaları soruşturan cumhuriyet savcılığı, kovuşturmaya yer olmadığı kararını verdi.''

''Veli Paşa'yı tanıyorum''
Mahkeme başkanı Özese, sanıklar arasında tanıdıklarının olup olmadığı sorması üzerine Eymür, ''Veli Paşa'yı tanıyorum. Mardin'de birlikte çalıştık. Ben bölge müdürüydüm. O da Mardin tabur komutanıydı. Güler Kömürcü Amerika'da komşumdu. Tuncay Özkan'ı da tanırım'' dedi.
Eymür, ''Ergenekon'' adını ilk defa ABD'de bulunduğu sırada, 2000 yılından sonra duyduğunu, yöneticilerinin arasında eski bir MİT mensubunun olduğunu öğrendiğini ifade etti.

Odatv davası kapsamında gözaltına alınan eski MİT üyesi Kaşif Kozinoğlu, Ergenekon operasyonlarının düzenlemesinde Mehmet Eymür'ün rolü olduğunu belirtmiş ve Eymür'ün operasyonu ABD'den cemaatle sürdürdüğü ileri sürmüştü.

Savcı Pekgüzel'in ilk kez 1997 yılında bazı yazarlar tarafından gündeme getirilen ''Ergenekon'' örgütüne ilişkin MİT'te herhangi bir çalışma yapılıp yapılmadığını sorması üzerine Eymür, şunları kaydetti:

''Genel olarak Susurluk raporunda ismi geçmese bile buna yönelik, siyasi yapılanmaya doğru gidildiği ve ağır silahların kullanıldığı bir çeteleşmeden bahsedildi. Daha sonra bu raporun doğru olduğu da ortaya çıktı. Yapılanmanın ismi ne olursa olsun devletin içinde illegal bir yapılanmaydı. Devletin içindeki kontrolsüz yapıların milli gayelerle kurulsa bile zamanla devletin aleyhine döneceğini düşünüyorum.''

“Danıştay saldırısında ele geçirilen belge”
Danıştay saldırısı sonrasında Yeditepe Hukuk Bürosu'nda ele geçirilen ''Ergenekon'' belgesinin ''atin.org'' sitesinden 2 Eylül 2002 tarihinde çıktı olarak alındığını belirten savcı Pekgüzel'in, yazının kendisine ait olup olmadığını sorduğu Eymür, yazıyı inceleyerek kendisine ait olduğunu söyledi.

Savcı Pekgüzel'in, ''Ergenekon'' belgesinin Doğu Perinçek tarafından yazıldığı ve Perinçek'in yeniden yapılanma içinde görev aldığına ilişkin bilgilere nasıl ulaştığı yönündeki sorusunu Eymür, şu şekilde yanıtladı:

''30 yıldan fazla istihbaratta çalıştım. Geniş bir tanıdık muhitim var. Bir çok bilgi bana gelir. Ben kafama göre süzerim. Yazılarımda abartma yoktur. Doğu Perinçek'i 70'li yıllardan beri tanıyorum. Bu tip faaliyetler içerisinde olduğunu biliyorum. Bunu yapabilecek kapasitede olduğunu düşünüyorum. Senelerin verdiği birikime dayanarak yazdım.''

Amerikalılar istedikleri gibi geziyor ama biz
Mehmet Eymür, ”Amerika’nın Türkiye’de çok etkin olduğu bir gerçek. Ben üst düzey bir MİT yöneticisi olarak bile Genelkurmay’a randevu ile gidebilen biriyim. Ancak Amerikalı meslektaşlarımın Genelkurmay’da istedikleri gibi dolaştıklarını biliyorum” dedi.

Mahmut Yıldırım’ı operasyonlarda kullanıp kullanmadığı sorulan Eymür, ”Kullandık. Kişi olarak sadece ben değil. Bir takım hiyerarşik yapılar için de kullanıldı. Biz bu işlemleri yaparken aranan bir kişi değildi” diye konuştu.

Doğu Perinçek’in ”Ziverbey Köşkü’nde işkence edilenlere ”Burası kontrterör, anayasa, babayasa yoktur” denilip denilmediğini sorması üzerine Eymür, şunları söyledi:

”Bu sözü rahmetli Memduh Ünlütürk söylerdi. ’Siz gerilla olduğunuzu iddia ediyorsunuz, biz de kontrgerillayız’ anlamında söylüyordu. Bunda acayip bir şey yok. Memduh Paşa insancıl iyi bir paşaydı. Memleketini seven biriydi, zaten fazla yaşamadı.”

Perinçek’in 34 gün boyunca Ziverbey Köşkü’nde kaldığını ve bu sözü her gün duyduğunu belirtmesi üzerine Eymür, ”135 sayfalık ifadeyi bu yüzden mi verdiniz?” diye sordu.

(soL - Haber Merkezi)