soL (HABER MERKEZİ) CHP lideri Deniz Baykal'ın, geçen hafta, çarşaflı ve türbanlı kadınlara, partiye üye olup olmadıkları hâlâ kesinlik kazanmasa da, rozet takmasının ardından, "türban destekçisi cephe"den övgüler yağıyor. Baykal'a ilk tebrik Başbakan Tayyip Erdoğan'dan gelmişti. Erdoğan Baykal'ı kutladığını" belirterek "bu bir uyanıştır aynı zamanda" demiş ve kendisine "dik dur, boyun eğme" tavsiyesinde bulunmuştu. Baykal da bu tavsiyeye karşılık, "Ben böyle bir tavsiyenin arkasında ne yatıyor sorusunu hiçbir şekilde sormuyorum. Böyle bir tavsiyeyi memnuniyetle karşılıyorum. Böyle bir anlayış için ben herkese içtenlikle teşekkür ederim" diyerek Erdoğan'a teşekkürlerini sundu.
"Büyük uzlaşma"ya alkış
Bu "uzlaşma", dinci basında büyük destek gördü. Zaman ve Yeni Şafak gazeteleri Erdoğan ve Baykal'ın açıklamalarına ana manşetlerinde yer verirken, köşe yazarları da Baykal'ın "geldiği noktadan" duydukları memnuniyeti ifade ettiler.
Zaman gazetesi, haberi "Siyasette büyük uzlaşma" başlığıyla verdi ve "Baykal'ın 'başörtülü ve çarşaflı kadınlara' rozet takmasıyla başlayan tartışma, Ankara'da büyük bir mutabakatın kapısını araladı. Parti içindeki tepkilere rağmen Baykal, 'Kıyafet dayatmaya kimsenin hakkı yok' dedi. Erdoğan, CHP'ye destek verdi: 'Bu süreç bir çok sorunu çözer' " ifadelerini kullandı.
Yeni Şafak gazetesi de, ana manşetini, "Aferin Dik Dur" olarak belirlemişti. Gazete haberde Erdoğan'ın Baykal'ı destekleyen açıklamasının yanı sıra, "Çarşaf Simge Değil" başlığıyla Baykal'ın, açılımının arkasında duran açıklamalarına yer verdi. Gazetenin haberinde dikkat çeken, Baykal'ın "ama bu tehdit, o masum, gelenek dolayısıyla çarşaf kullanan insanın kafasının içinde değil, kravatlı insanların kafasında" ifadesinden yola çıkarak, "kravat tehlikeli" sözünü manşete taşıması oldu.
"CHP AKP'lileştiriliyor mu?"
Yeni Şafak gazetesi yazarı Fehmi Koru da, "CHP AKP'lileştiriliyor mu?" başlıklı köşe yazısında Baykal'ın açılımından duyduğu memnuniyetle coşarak, "Baş döndürücü bir hızla geliştiği için olanı kolayca anlamamız ve bir-iki yazıyla irdelememiz mümkün değil. Olmaz ya hani, Deniz Baykal'ın SBF mezunu eşi Olcay Hanım kendi özgür iradesiyle başını örtmeye karar verseydi şimdi karşımıza çıkan tabloyu daha rahat yorumlayabilirdik" dedi. Ancak, Fehmi Koru bu uzlaşmada "bir tehlike"ye de dikkat çekiyor. Koru'ya göre CHP AKP'leşirken AKP de CHP'leşiyor.
"Baykal'ı ayıplamak ayıp"
Bu "gericilikte uzlaşma"dan, türban konusunda desteklerini esirgemeyen liberaller de çok memnun. Radikal gazetesinden Hakkı Devrim, Baykal'ı bu cesur çıkışı nedeniyle kutlamak gerektiğini düşünenlerden. "Erdoğan ile Baykal El Ele" başlıklı yazısında, Devrim, "CHP lideri Baykal'ın, partisinin müminler konusundaki tutumunu yumuşatmak istediğini görünce, müzmin alışkanlıkları gereği gene pek yükseklerden uçtular. Türkiye'de siyasetin geçmişini düşünürseniz, bu -bence cesur- çıkışı sebebiyle Baykal'ı yadırgamanın, ayıplamanın, küçümsemenin ucuzluğunu daha açık anlayacaksınız" dedi.
"Üniversitelere de isteriz"
Oral Çalışlar da Radikal'deki köşesinde gelişmeleri "hayırlı bir tartışma" olarak kutsarken, Baykal'a bu açılımı bunca geciktirdiği ve aynı tavrı üniversitelere türbanın girmesi konusunda sergilemediği için " 'Kimseye elbiseni değiştir gel demeyiz...' Üniversite kapılarındaki genç kızlara böyle söylenmesini bizzat Baykal istemedi mi? Bu nedenle giyim kuşamları nedeniyle birçok genç kız eğitiminden olmadı mı?" sözleriyle sitem ediyor. Ancak Çalışlar, Baykal'dan umutlu: "Sonuç olarak yapılan iş doğru. Türkiye'de anlamsız bir noktaya kilitlenen gerginliğin aşılmasına yardımcı olabilir. Bu girişimin, başörtüsü/türban konusundaki kilitlenmeyi çözme yolunda da bir adım olmasını diliyoruz."
Lagendjik de destekledi
Baykal'ın çarşaf açılımına AB'den de destek gelmişti. Deniz Baykal'dan görüşmek için randevu alamayan Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendjik, "çarşaf açılımı"nın kendisini çok şaşırttığını belirtti, açılımı olumlu bulduğunu ve Baykal'ın cesaretle konunun devamını getirmesi gerektiğini söyledi.