soL (HABER MERKEZİ) RTÜK Başkanı Zahid Akman, 2005 yılında RTÜK üyesi seçildiğinde Almanya'daki Deniz Feneri Derneği ile bağlantılı yayın şirketi OFWG e.G. yönetiminde bulunduğunu kabul etti.

Almanya'daki dava iddianamesinde yer alan bilgiyi doğrulayan Akman, bu konunun 2005-2007'deki üyeliği ve başkanlığı döneminde kaldığını, Temmuz 2007'de yeniden seçilmesi sırasında hiçbir şirketle ilişkisinin bulunmadığını iddia etti. Akman, RTÜK Yasası'nın 9'uncu maddesine göre, görevinden çekilmiş sayılmasını gerektirecek bir durum olmadığını ileri sürdü. "Başkan seçildim ve bu görevim 2007'de çekilen kura sonucu düştü. İddialar bu döneme ait" diyen Akman, sonrasında 13 Temmuz 2007'de yeniden seçildiğini, davadaki iddiaların da bu döneme ait olmadığını ileri sürdü.

Önceki dönemde bazı şirketlerle bağlantısının olduğunu söyleyen Akman, "görevlerimden ayrıldım, ama bu kenarda kalmış, demek ki unutulmuş. Ama o dönem iddialar gündeme gelseydi, yine de yargıya giderdim. Çünkü o dönem de hiçbir ticari faaliyet olmamış, hiçbir yerde imzam yok" dedi.

AKP'liler gereğini yapacak mı?
Basında, CHP kolundan RTÜK üyesi olarak kuruluşta yer alan Şaban Sevinç ile AKP kolundan üyelerin gayri resmi bir toplantıda bir araya geldikleri iddiası yer aldı. Toplantıda, Akman'ın 13 Temmuz 2005'te RTÜK üyesi seçildiğinde yayıncılıkla uğraşan dört ayrı şirkette yöneticilik yaptığına ilişkin belgelerin ele alındı ön sürüldü. AKP kolundan seçilen üyelerin, Akman ile ilgili gelişmelerin "vakıa" olduğunu ve seçildiği dönemde dört ayrı şirkette belirli sürelerle genel müdürlük yapmasının RTÜK Yasası'na aykırı olduğunu kabul ettikleri kaydedildi. CHP'li üye Şaban Sevinç'in, AKP'lilere, "aykırılığı tespit etmenize karşın bunun gereğini yerine getirmezseniz, yargı yerine getirir" uyarısında bulunduğu da iddialar arasında yer aldı.