Erdoğan Saygun'u ziyaret etti, Ertuğrul Özkök havalara uçtu

Başbakan Erdoğan Balyoz davasından 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Ergin Saygun'un tedavi gördüğü hastaneye gitti. Ertuğrul Özkök ise Erdoğan'ın ziyareti üstüne yazdığı yazıda "bu adımlar sizi Türkiye'nin cumhurbaşkanı olmaya doğru götüren yolun temel taşları olacaktır" ifadelerini kullandı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Balyoz davasından 18 yıl hapis cezasına çarptırılan, önceki gün açık kalp ameliyatı olan ve ameliyattayken tahliye haberi gelen Ergin Saygun'u görmek için Halkalı'da bulunan Mehmet Akif Ersoy Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gitti.

Erdoğan'ı hastane girişinde Saygun'un kızı ve oğlu karşıladı. Yaklaşık 15 dakika süren ziyaretin sonunda Başbakan Erdoğan, Saygun'un doktorlarından sağlık durumuna ilişkin bilgi aldı. Erdoğan, dün de Saygun'un kızı Ece Saygun'u arayarak geçmiş olsun dileklerini iletmişti.

Erdoğan'ın bu sürpriz ziyaretine en çok sevinen ise Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök oldu. Özkök yazısında sevincini gizleyemezken Erdoğan'a Cumhurbaşkanlığını bile layık gördü ve yazısını "İki yıldır ne yazıyorum, Müslümanlar vicdanlıdır" diyerek bitirdi.

İşte Özkök'ün "İşte budur... İşte beklenen budur" başlıklı yazısı:

"Hiç lamı cimi yok.
Geçmişte şöyleydi, şimdi böyleydi demenin hiç manası yok.
İşte budur...
İşte Türkiye'nin, adalet duygusunun, hakkaniyetin, insaniyetin ve hepimizin vicdanının beklediği budur.
Bu ülkenin kahraman bir komutanına bütün bunlar reva görülmüşse
Ve bu insan cezaevinde hayat mücadelesi verirken bile vicdan denilen o derin insani duygu yargıçlarda harekete geçmediyse yani iş ülkenin güçlü Başbakanı'na kalmışsa o da vicdanlı insanların beklediği hareketi yapar.
Önce telefon eder, o gece yarısı telefonu içindeki vicdanın kantarında hafif basıyor duygusuna kapılır ve gider bir de o insanı ziyaret eder.
Başbakan Erdoğan'ı güçlü kılan asıl duygu şu alanda bu alanda dediğini yaptırması değil, attığı bu insani adımdır.
Lamı cimi yok, geçmişte şöyleydi böyleydi demenin hiç manası yok. Hepimize söylenebilecek tek cümle kalmıştır:
Teşekkürler Sayın Başbakan...
İçimizde kanayan yaraya küçük de olsa bir pansuman yaptığınız için teşekkürler...
Küçük dediğime bakıp küçük dediğimi sanmayın...
Aslında çok büyük bir adım, çok cesur bir adım.
Ancak iyice büyüyen yargı sorununun devasalığının yanında küçük kaldığı için küçük diyorum.
Çünkü daha yapacak çok çok iş var.
Kanayan yara büyüktür, bu ülkenin kahraman subaylarına, aydınlarına görülen reva, yapılan haksızlık çok büyüktür.
Ama innaıyorum ki bu küçük dev adım
Kanayan vicdanımızın tarihine bir milat olarak yazılacaktır
İşte onun için teşekkürler Sayın Başbakan...
Şimdi sizden aynı adımları içerde ölümü bekleyen rektör Fatih Hilmioğlu'nu ve haksızlığa uğramış öteki subaylar ve aydınlar için de bekliyoruz.
Emin olun bu adımlar sizi Türkiye'nin cumhurbaşkanı olmaya doğru götüren yolun temel taşları olacaktır.
İki yıldır ne yazıyorum
Müslümanlar vicdanlıdır."

(soL -Haber Merkezi)