Erdoğan: 'Polise talimatı ben verdim şimdi Gezi Parkı'nı benim vatandaşlarım gezecek'

Erzurum'da 'Milli İradeye Saygı' mitinginde konuşan Başbakan Erdoğan, Taksim’deki polis saldırısında talimatı kendisinin verdiğini itiraf ederek, “Şimdi Gezi Parkı'nı benim vatandaşlarım gezecek” dedi.

Gezi Direnişi’ne ve direnişçilere saldırmaya devam eden Erdoğan, “Gezi yalan, hedef talan” iddiasında bulundu.

Samsun'dan sonra Erzurum'da olduklarına dikkat çeken Erdoğan, Sivas'a da gidebileceklerini belirtti. Taksim Meydanı'nda Gezi'yi bahane ederek ortaya çıkanların bunun cevabını sandıkta alacağını ileri süren Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“100 yıl önce nasıl dünyadaki tüm müslümanlar ellerini bizim için semaya açtıysa bugün de dünyadaki kardeşlerimiz bizim yanımızda. Gezi yalan hedef talan. AK Parti iktidarıyla talanları bitmişti. Oyunu millet bozar, finali sandık yazar. Eğer yüreğiniz varsa, dürüstseniz, demokrasiye, milletin iradesine inancınız varsa 8 ay sonra buyrun sandığa. Orada herkes boyunun ölçüsünü alır. Siz bizi iktidar yaptınız ancak siz indirirsiniz. Biz iki güç tanırız. Bir hak, bir de halk. Onun dışında güç tanımayız.

Kardeşlerim onlar varsınlar tweetlerle, facebooklarla saldırsınlar. Benim vatandaşımın iradesi var, iradesi. Bunlar önce milli iradeye saygı duymayı öğrenecekler. Öyle Taksim Meydanı'nda Gezi'yi bahane ederek ortaya çıkanlar bunun cevabını sandıkta alacaklar.

Dadaşlar burada, çapulcular nerede
(Dadaşlar burada, çapulcular nerede” sloganları üzerine) Ön taraf duymuyor tabii. Dadaşlar burada, çapulcular nerede sloganı atıyorlar. Hepsi bir araya gelsin, üzerimize yürüsünler. Allah'ın izniyle biz ya fettah der bu oyunu bozarız.

Millet en başından itibaren bu oyunu gördü ve bozdu. Bunlar milletin hiç sesi çıkmayacak sanıyordu.

Zahide Nine'ye para teklif ettiler
Çünkü bunlar hep milleti aşağıladılar. Bidon kafa dediler, göbeğini kaşıyan dediler. Şimdi de makarnacı, kömürcü diyorlar. Zahide Nine'yi gördünüz değil mi? O Zahide Nine, Nene Hatun'un torunudur. Taksim Meydanı’na çıktı, o vandallara, yağmacılara karşı çıktı, korkmadan, çekinmeden söyleyeceğini söyledi. Utanmadan, bunlar Zahide Nine'ye para teklif ediyorlar. Kendileri satılık ya, Zahide Nine'yi de öyle zannediyorlardı. Zahide Nine ne dedi, ‘Ben bu milletin emekli memuruyum’ dedi. O duruşundan ayrılmadı. Bunlar güya sosyalist, ama milleti böyle tahkir ederler.

Sosyalist geçinenlerin çoğu şimdi Bodrum’dadır
Bu sosyalist geçinenler var ya. Bunların şöyle arayın. Çoğu şimdi Bodrum'dadır. Yatlarındadırlar. Bunların çoğunu İstanbul'dan tanırım. Sözde sanatçılarını ve aydınlarını tanırım. O çığırtkanlık yapan var ya mesele gezi parkı değil hala anlamadın mı diyen var ya. Bunlar yeri geldiği zaman, boğaza karşı viskiyi yudumlamasını çok iyi bilirler. Sosyalist mosyalist geçin bunları.

Kurtuluş Savaşı'ndaki askerleri camide içki içmiyordu
Kurtuluş Savaşı'ndaki askerleri camide içki içmiyordu, Türk Bayrağı yakmıyorlardı. Tam tersine Türk Bayrağı için canlarını ortaya koyuyor, hatta Yunan Bayrağı'nı bile yerden alacak kadar vakar gösteriyordu. Kurtuluş Savaşı'nın askerleri kendi halkına savaş açmıyorlardı, kendi polisine saldırmıyor, halkıyla, milletiyle, kardeşiyle istiklale ve istikbale yürüyordu.

Kurtuluş Savaşı'nın askerleri kendi ülkelerini, şehirlerini yakıp yıkmıyordu, tam tersine yakıp yıkanlarla mücadele ediyordu. Şu Taksim meydanına çıkanlar, İzmir'de, Ankara'da parti teşkilatımıza varıncaya kadar kamu binalarını yakan bu vandallar, bu barbarlar, bu insanlıktan nasibini almamış olanlar değil mi?

Gençler çok kötü oyuna geldiniz
Ben burada gençliğimize bir şey hatırlatmak istiyorum. Bu oyuna çok kötü geldiniz, sizi çevre diye, yeşil diye aldattılar. Sizi kullandılar. Şimdi karşımda binlerce genç var. Bu gençler kimin genci? O tweet atanlar, faceboklarda dolaşanlar, televizyonlarda yorum yapanlar bu gençleri nereye koyacak söyler misiniz? Oralarda yürüyen halk peki burası ne? Burası halk değil mi, millet değil mi? Dadaşlar bunların adresini şaşırttı.

Kılıçdaroğlu bizi Almanya’ya şikayet ediyor
İstiklal Savaşı'ndaki askerlerimiz hiçbir zaman işgalcilerin yanında durmuyordu. Milletiyle birlikte işgalcilere karşı canlarını ortaya koyuyorlardı. Yapılan Kurtuluş Savaşı'nın aziz şehitlerine, gazilerine çok büyük hakarettir bu yaptıkları. Gazi Mustafa Kemal kendi halkını, kendi ülkesini gidip de başka ülkelere şikâyet eden, oralarda ağlayan bir lider değildi.

Bu genel müdür bizi Almanya'ya, Hollanda'ya şikayet ediyor. Senin zerre kadar ferasetin varsa millete git. Millet sana bakalım ne diyor? Onun için de 8 ay var. Sandık gerçeği meydana çıkaracak. Ne diyeceksen orada de. Şimde CHP ne diyor, 'Biz Atatürk'ün partisiyiz' diyor, 'Biz Cumhuriyet'in en eski partisiyiz' diyor. Peki yaptıkları ne? Her fırsatta Türkiye'yi bazı ülkelere şikayet ediyor.

Atatürk'ün partisi dedikleri partiyi…
Atatürk'ün partisi dedikleri partiyi Türkiye düşmanlarıyla işbirliği yapan bir konuma düşürdüler. En azılı terör örgütlerine kol kanat gerdiler. Taksim Meydanı'nda Atatürk Kültür Merkezi var. AKM'de teröristlerin pankartlarıyla, illegal örgütlerin, legal örgütlerin Başbakan'a hakaret içeren o paçavralarla onu yanyana koydular.

Bölücülerle Atatürk'ün posterini yan yana koydular
Cumhuriyet Anıtı'nda yine aynı şekilde bölücülerle Atatürk'ün posterini ve Türk Bayrağı'nı yan yana koydular. Nerede o ulusalcılar? Nerede bu CHP'liler? Niye bunları indirmediler.

Polise talimatı ben verdim
Orada üç gün dört gün beş gün burada kaldılar. Baktım orada hâlâ duruyorlar. İçişleri Bakanıma '24 saat içerisinde Atatürk Kültür Merkezi'ni temizleyeceksiniz' dedim. 'Meydanı ve anıtı temizleyeceksiniz arkasından da Gezi Parkı'nı temizleyeceksiniz' dedim. Diyorlar ki 'Polise talimatı kim verdi?' Ben verdim. İşgal kuvvetlerini izleyecektik. Dünya zil takıp oynasın diye bunu mu seyredecektik.

Şimdi Gezi Parkı'nı benim vatandaşlarım gezecek
Şimdi Gezi Parkı'nı benim vatandaşlarımın hepsi gezecek. Benim gençliğim, çocukluğum oralarda geçti. Kusura bakmasınlar oralar belli bir grubun parkı değildir. Tüm halkındır, turistler buraları gezmeli. Dün yine böyle bir şeye tevessül ettiler.

CHP Genel Başkanı ve hemşehrisi olan milletvekili Alevi-Sunni gerilimi için provakasyonlar yapıyor
Özellikle Türkiye'de bir mezhep gerilimi oluşturmak Alevi-Sünni gerilimi oluşturmak isteyen alçaklara karşı herkesin azami uyanık olmasını istiyorum. Dikkat edin hem CHP Genel Başkanı hem de onun hemşehrisi olan milletvekili, sabah-akşam bir mezhep gerilimi çıkarmak için çok tehlikeli provokasyonlar yapıyorlar.

Dersim katliamından dolayı Tayyip Erdoğan bir Başbakan olarak özür diledi
Alevi kardeşlerim lütfen bu oyuna gelmesin. Şimdi burdan Erzurum'dan sesleniyorum, ülkemdeki tüm Alevilere sesleniyorum Alevi kardeşlerim, Dersim katliamında iktidar hangi partiydi, Cumhuriyet Halk Partisi'ydi. Cumhuriyet Halk Partsi'nin iktidar olduğu bir dönemde böyle bir katliam gerçekleşti. Peki bugüne kadar Cumhuriyet Halk Partisi bu katliamdan dolayı özür diledi mi? Ama Tayyip Erdoğan bir Başbakan olarak özür diledi. Benimle alakası yok. Olmamasına rağmen o dönemde bu yapıldığı için özür diledik. Özür diledik de ne oldu? Yine bakıyorsunuz aynı terane devam ediyor. Ama Kılıçdaroğlu çıkıp da kendi partisinin içinde birbirleriyle dalaştılar ama özür dileyemedi."

(soL- Haber Merkezi)