Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin seçim mitinginde Manisa’da seçmenlerine hitap etti. Konuşmasında yine Fethullah Gülen'e yüklenen Erdoğan, "İnzivaya çekilmiş ama oradan alüfteleri takip ediyor" diye konuştu.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

Götürecek mecalleri kalmamıştı. Onlar Sakarya, Kocaeli, Düzce depreminde çöktüler ve yarı bıraktılar. Biz geldik o deprem bölgelerini imar ettik.

Ölümlerin durması birilerini rahatsız etti. Şehit cenazeleri geldiği zaman bakarsınız MHP sokaklara dökülür. Aynı şekilde BDP'de bunun tersini yapar. Onların da malum içlerinden biri öldüğü zaman onlar da istismar ediyor. Birisi siyasi Kürtçülük, birisi siyasi Türkçülük yapıyor.

Bakın şimdi çıkmışlar birileri abla olmuş. Duydunuz mu bu ablaları...

'Gerekli hesabı soracağız'
Aldığınız o zekat paralarını nerelere harcadınız? Aldığınız kurbanları nereye harcadınız? Dedim ya inlerine gireceğiz inlerine. Biz bu devleti sokakta bulmadık. Milli güvenliğimizi tehdit eden bu unsurlara karşı gerekli tedbirleri aldık, gerekli hesabı da soracağız.

Bunlarda yalan var, takiyye var. Kuş uçurtmayacağız kuş. Bunlara dikkat edeceğiz. Her gün Kılıçdaroğlu'nun Bahçeli'nin konuşmalarına bakın, tıpa tıp aynı konuşmalar.

'Neo-Ergenekon...'
Ergenekon ile mücadele ettik. Pensilvanya’daki Neo Ergenekon'la da mücadele edeceğiz. Neymiş? Pensilvanya'da inzivaya çekilmiş. İnzivaya çekileceksen gel ülkende inzivaya çekil.

'Alüfteleri takip ediyor'
İnzivaya çekilmiş ama oradan alüfteleri takip ediyor. Duydunuz değil mi? Aşuftenin benzeri. Siyasilerden birine alüfteyi musallat etmişler de o da haber göndermiş. Ya sen hoca mısın, yoksa istihbarat örgütünün başı mısın, nesin ya? İnzivaya çekilmiş ama senaryo talimatları veriyor. Uluslararası gazetelere ülkesini karalayan yazılar yazıyor.

'Bu nasıl susmak'
En mahrem devlet sırlarını kaydediyor. Bu casusluktur, yapamazsın böyle bir şey. Cumhurbaşkanının telefonunu, başbakanı dinleyemezsin. Mahkemelerin böyle bir karar almaya yetkisi yok. Bunları yaptılar, montaj yaptılar, dublaj yaptılar. Ne diyorlar herkes konuştu konuştu o sustu. Bu nasıl bir susmak.

Beş ay önce konuşmuş, densizlik dediği bedduayı daha beteriyle kendisi yapıyor.