Dolandırıcılar bile ülkenin paranoyak olduğunu anladı

Bugün <em>Radikal</em> gazetesinde çıkan bir haber, ülkenin içine düştüğü paranoyayı anlatması bakımından hayli dikkat çekici. Habere göre kendisini emniyet mensubu olarak tanıtan kişi dolandıracağı insanları “KCK sizi kullanıyor” diyerek kandırıyor.

Şanlıurfa’da, cep telefonundan aradığı kişileri dolandırdığı iddiasıyla yakalanıp gözaltına alınan F.D.’nin üzerinden çıkan cep telefonundaki görüntüleri, son yıllarda binlerce kişinin hukuksuz yollarla siyasi davalara mahkum edilmesinin toplumda nasıl bir paranoyaya yol açtığını gösteriyor.

Görüntülerdeki dolandırıcı insanları telefonla arayarak kendini emniyet mensubu olarak tanıtıyor ve karşı tarafa KCK tarafından kullanıldığını söyleyerek korkutuyor. Bunun üzerinden paniğe kapılan kişilere istediklerini yaptırarak dolandırıyor.

3 kişi para gönderdi
Geçen Ağustos ayında Eskişehir ve Yalova’da oturan 3 kişi, polise başvurarak dolandırıldıklarını söyleyerek şikayetçi oldu. Başlatılan incelemede, mağdur olan 3 kişinin para transferi yaptıkları banka hesaplarının Şanlıurfa’da olduğu saptandı.

Bunun üzerine bilgilendirilen Şanlıurfa Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri yaptığı araştırma sonrası, banka hesabından parayı çeken F.D. ile M.A.’yı gözaltına aldı. Sorgulamalarının ardından adliyeye sevk edilen M.A. serbest kalırken, F.D. tutuklandı.

Polis, operasyon sırasında F.D.’nin üzerinde yaptığı aramada bulduğu cep telefonu ile hafıza kartını da incelemeye aldı. Hafıza kartında yapılan incelemede bulunan görüntüde F.D.’nin, bir parkta esrar ve içki içerken telefonla aradığı Necati isimli bir kişiyi dolandırmaya çalıştığı ortaya çıktı.

Yaklaşık 10 dakika süren telefon görüşmesi sırasında F.D. kendisini polis olarak tanıttığı kişiyi tuzağına düşürmeye çalışıyor. Zaman zaman bir başka telefona yüklenen polis, telsiz sesini açan F.D.’nin bu yöntemle dolandırmak istediği kişi üzerinde inandırıcı olmaya çalıştığı görülüyor. F.D. dolandırmak istediği Necati isimli kişiye kimlik bilgilerinin KCK üyelerinin eline geçtiğini, adına 28 GSM numarası, 1 hesap kartı ile 2 kredi kartı çıkarıldığını ve bunun PKK mensuplarınca kırsal alanda kullanıldığını ifade ederek şunları söylüyor

"Tabii bakın normalde telefon da KCK mensupları tarafından da dinleniyor. Yani devlette olan sistem KCK mensuplarında da var efendim. Bir saniye efendim paniklemeyin durun daha anlatmam gereken konu bu değil. Bu konunun asıl önemli bir konusu var. Bakın Necati Bey kesinlikle ve kesinlikle şu anda gizlilik içeren bir konunun içerisindeyiz. Bu konu sizle bizim aramızda kalacak bakın devletsel bir konuyu anlatacağım. Bir polis memurumuza ve bir milletvekilimize yapılan suikast doğrultusunda Berfin Karaduman adlı KCK mensubu kendisi bu yakaladığımız şahsın üzerinde sizin ailenizin bireylerinden birinin adına 2 adet GSM numarası 1 adet hesap kartı bulundu. İster istemez sizin de bu suçla ortak edip sizlerin şu anda kendiniz bilmeden çok büyük bir suç işlediğinizin kanaatindesiniz. Yalnız biz sizin telefonlarınızı dinleme içerisine aldık, sizin suçsuz olduğunuz kanaatindeyim. Necati Bey şu anda o kanaatin içerisindeyiz, yalnız sizleri tam anlamı ile suçsuz çıkarabilmemiz için mağduriyet yaşayan vatandaşlarımızın elinden geldiği kadarıyla biz emniyet güçlerine yardımcı olması gerekiyor. Bakın 3 aylık operasyon içerisindeyiz, operasyonumuzu bugünlerde noktalama içerisindeyiz. Aynı şekilde mağduriyet yaşayan 18 vatandaşımız var. Bu vatandaşlarımıza yapılan mağduriyet içerisinde bir operasyon düzenlenmiştir. O yüzden devletsel bir konu olduğu için, siz mağduriyet yaşayan vatandaşlarımızın elinden geldiği kadar yardımcı olması gerekiyor."

Görüntüler F.D.’nin daha önce tuzağa düşürdüğü bir kişiye İstanbul Silivri ’de bulunan 257 metrekare arsasını 40 bin liraya sattırdığını hatta müşteriyi bile kendisinin bulduğunu anlatması ile son buluyor.

Dolandırıcılar bile paranoyayı keşfetti
Daha önce kendini emniyet mensubu olarak tanıtan kişilerin vatandaşlardan kontör istedikleri ve bu yolla birçok kişiyi dolandırdıkları basına yansımıştı. Ancak bu seferki durumun biraz daha farklı olduğu görülüyor. Zira dolandırıcıların bile, halkın siyasi davalardan ötürü binlerce insanın suçlu ilan edildiği bir Türkiye’de yaşadığı paranoyayı keşfetmesi ve bu yolla insanları kandırmaya çalışması, olayı, basit bir dolandırma hikayesi olmaktan çıkarıp ülke insanının içine düştüğü trajik halin bir göstergesi haline getiriyor.

(soL -Haber Merkezi)