Volkan Algan -soL
Türkiye AKP eliyle son derece tehlikeli bir cenderenin içine sokulurken, sokaklarda insanlar ölmeye devam ediyor. Sayısı her gün artmakla birlikte 30'dan fazla yurttaşımızın hayatını kaybettiği Kobane eylemleriyle birlikte provokasyon tartışmaları da hız kazandı. Az önce ajanslara düşen bir haberse bu şüpheleri daha da artırıyor.
DHA’nın geçtiği kısacık haberde, Bingöl Emniyet Müdürü Atalay Ürker'in ağır yaralandığı, yardımcısı Atıf Şahin ve Komiser Hüseyin Hatipoğlu'nun hayatını kaybettiği saldırıyla ilgisi olduğu ileri sürülen bir otomobilin Kayseri-Ankara karayolunda durdurulduğu ve otomobilde bulunan 4 kişi gözaltına alındığı bildirildi.
Geçtiğimiz gün polislere yapılan bu saldırı herkesin aklına ilk olarak provokasyon ihtimalini getirmişti. Olayın ardından HDP'den yapılan açıklamada saldırı "provokasyon" olarak nitelenirken, PKK de saldırıyla ilgisi olmadığını duyurmuştu.
Konuyla ilgili ayrıntılı bilgi henüz yok ancak bu haber akıllara Başbakan Davutoğlu'nun saldırı sonrasında yaptığı konuşmayı getiriyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu saldırının ardından hastanede yaralı yatan Emniyet Müdürü Atalay Ürker’i ziyareti sonrasında hastane çıkışında yaptığı açıklamada, “Dün gece Bingöl’de alçakça bir saldırı oldu. İki kahraman görevlimiz şehit oldu. Allah’tan rahmet diliyorum. Gece boyu İçişleri Bakanımız ile bütün detayları takip ettik. Bu saldırının faili teröristler, 1-2 saat içerisinde cezalandırıldı” ifadelerini kullanmıştı.
Soru işaretleri de burada başlıyor. Çünkü bugün ajanlara düşen haber ve Davutoğlu'nun "cezalandırıldılar" açıklaması birbiriyle çelişiyor. En azından görüntü bu yönde.
Akla gelen sorulardan ilki "Başbakan Davutoğlu o gün yalan mı söyledi?" oluyor. Yani o gün gerçekten birileri "cezalandırıldı" mı yoksa o açıklama kamuoyunun tepkisini azaltmak (ya da intikam duygusunu tatmin etmek) için mi yapıldı?
Diğer soru ise eğer birileri devlet tarafından cezalandırıldıysa bunlar gerçek suçlular mıydı yoksa olayların sıcaklığıyla devlet terörü yüzünden kim vurduya mı gittiler? Bu cezalandırma nasıl yapıldı?
Davutoğlu'nun "teröristler cezalandırıldı" açıklamasından anlaşılan, saldırının devlet için olağan şüphelisi olan Kürt hareketinden birilerinin öldürülmesi. Oysa PKK saldırıyla ilgilerinin olmadığını açıklamıştı.
Kimin sözüne ne kadar güvenilebileceğinden bağımsız şüpheli bir tablo var karşımızda. Ancak yaşananlardan AKP'nin pek de rahatsız olmadığı, iktidar tarafından yapılan ve şiddeti körükleyen açıklamalardan anlaşılıyor.
Başbakan Davutoğlu, sokaklarda silahların çekildiği sıcak saatlerde bu tehlikeli yükselişi daha körükleyecek, provokasyon olduğu açıkça görülen bir saldırının hemen sonrasında yaptığı ve hukukla ilgisi olmadığı aksine 1990'lardaki kontgerilla yöntemlerini çağrıştıran aceleci bir "cezalandırıldılar" açıklamasının ardında yatan gerçekleri açıklamalıdır.