CHP'nin 'büyük demokrasi şöleni' hırgürle geçti

87 maddelik tüzük değişikliğinin tamamının kabul edildiği 16. Olağanüstü Kurultay’a çıkan olaylar damga vurdu. Milletvekili İsa Gök’ün salondan yaka paça atıldığı kurultaya Önder Sav ve muhaliflerin önemli bölümü katılmadı.

CHP’nin 16. Olağanüstü Kurultay’ı Ankara Arena Spor Salonu’nda tamamlandı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Kurtuluş Savaşı şehitleri, devrim şehitleri ve tüm şehitler için" salondakileri bir dakikalık saygı duruşuna davet etmesinin ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla kurultay başladı.

Divan Başkanlığı seçiminde salon gerildi
Anadolu Ateşi grubunun sunduğu dans gösterisinin ardından açılış konuşmasını yapan Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Divan Başkanlığına Denizli Milletvekili Adnan Keskin’in seçildiğini belirtti. Kılıçdaroğlu’nun divan başkanlığına Keskin’i öneren dilekçeyi okumasıyla salonun gerildiği görüldü. Yapılan açık oylama sırasında muhalefetin yoğun protestolarına karşın Kılıçdaroğlu, Keskin’in oybirliğiyle seçildiğini açıkladı.

Adnan Keskin delegelere bir gün sonraki kurultaya katılmaları yönünde çağrıda bulunarak, aksi takdirde üçüncü kurultayı yapmak zorunda kalacaklarını söyledi.

İsa Gök salondan iki kez zorla çıkartıldı
Muhalefetteki Mersin Milletvekili İsa Gök’ün kurultayın açılması için gereken çoğunluğun olmadığını ileri sürerek itiraz etmesi gerginliğe neden oldu. Kürsüye yürümek isteyen Gök’e Gençlik Kolları üyelerinin izin vermemesi arbedeye neden oldu. Yuhalanan ve pet şişe yağmuruna tutulan Gök salondan dışarı çıkartıldı.

Daha sonra tekrar salona giren Gök, divan başkanlığına yeterli sayı olmadığına ilişkin bir dilekçe vermek istedi. Tartışmaların ardından Gök’ün dilekçesini kabul eden divan başkanlığı Gök’ün önerisini geri çevirerek kurultay gündemini değiştirmeyecekleri cevabını verdi.

Gök’ün “Sayın Genel Başkanım” diyerek kürsüye çıkan Kılıçdaroğlu’na seslenmesi sonrası kürsüye yakın duran bir grup muhalif kürsüye çıkmak istedi. Kürsüye doğru yürüyüp konuşma yapmak istediğini belirten Gök ve diğer muhaliflerin kurultay görevlileri tarafından zorla salondan dışarıya çıkartıldıkları görüldü.

Gök: “Tekmeyle, kavgayla, küfürle, ceket yırtarak dışarı çıkartıyorlar, hani demokrasi”
Salon dışında basın mensuplarına açıklama yapan Gök, yaşananlara ilişkin şunları söyledi:

“Dedim ki ‘itirazım var, bir saniye izin verin’. Ama ne konuşturuluyor, ne dilekçe alınıyor, iki sefer salondan dışarı çıkartıldım. Benim çalıştığım partim, ben partime hizmet ediyorum, ben 12 milyon seçmene, CHP’nin gerçek tabanına hizmet etmeye çalışıyorum. Yanlış yapıldı, uyarmaya çalışıyorum ancak tekmeyle, kavgayla, küfürle, ceket yırtarak dışarı çıkartıyorlar. Hani demokrasi?”

Demokrasi kültürü: çarmıha gerilen vekiller
Kurultaydan izlenimlerini yazan Zaman gazetesinden Zekai Özçınar'ın aktardığına göre, kürsüye dilekçe veren ve partililere seslenmek isteyen İsa Gök yaka paça aşağı indirilirken, bir CHP'li Özçınar'a "Adam çarmıha gerdirecek kendisini!" diye espri yaptı. Özçınar, bu "espriyi" ve diğer hırgürü aktardığı yazısında kurultay sonucunu başarılı buldu, kurultayı da "CHP tarihinin en düzenli kurultayı" diyerek övdü. Özçınar'ın buna kanıtı, "Salonda, herkes oturacağı yeri biliyor. Ortada basına genişçe yer ayrılmış. Masaları çiçekler süslüyor. Su, çay, kuru pasta servisi aksamıyor" oldu.

Kurultaya noter getirildi
Kurultayın yapılamamasını isteyen muhalif delegelerin, yeterli sayı olan 624’e ulaşılamaması için kurultaya katılmadıkları görüldü. Divan 1297 delegenin 948’inin kurultaya geldiğini açıkladı. Buna karşın muhaliflerse 583 delegenin katıldığını iddia ederek salona noter getirerek delegelerin imzalarını tespit etmek istedi. Yeterli çoğunluk sağlanamadığı için kurultayın iptalini isteyen 4 delegenin önergesi de kabul edilmedi.

Haluk Koç: “Hamam aynı, tellak değişti”
Kürsüde konuşma olanağı bulan Sabri Ergül değişikliklerin yetersizliğine değinerek “bu değişikliklerle yönetim kurulu değil, yönetimin kulu olursunuz” şeklinde konuştu. Bir diğer muhalif Haluk Koç ise tüzük değişikliklerinin eksik olduğunu vurgulayarak “hamam aynı, tellak değişti” sözleriyle eleştirilerini dile getirdi.

Deniz Baykal ve Önder Sav kurultaya katılmazken eski genel başkanlardan Hikmet Çetin, Altan Öymen ve eski SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın’ın katıldıkları görüldü.

Kurultay’da 87 maddelik tüzük değişikliği tek tek oylanarak kabul edildi. Oylanan maddelerden dikkat çekenlerine ilişkin haberimiz için tıklayınız.

Sav ve muhalifler basın toplantısı düzenledi
Kurultay’a katılmayan CHP eski Genel Sekreteri Önder Sav kurultay sırasında çevresinde yer alan muhaliflerle Ankara’da bir otelde basın toplantısı düzenledi. Kurultay sonrası ayrışma olacağı söylentilerine değinen Sav şunları söyledi:

“Yağma yok arkadaşlar. Evimizin düzenini korumaya çalışırız, kimsenin bizi ötekileştirmesine izin vermeyiz. Sel gider kum kalır. Kimin sel, kimin kum olduğunu ise zaman gösterecektir.”

Sav: “Sinan Aygün devrimci ben statükocuyum, öyle mi?”
17. Kurultay için 362 imzayı toplayan delegeleri kahraman olarak gördüğünü belirten Sav, şunları söyledi:

“Baykal’ı, beni, geride kalmış, CHP’nin statükocu insanları gibi resmetmeye çalıştılar. Eğer bu partide bir başka partinin genel başkan yardımcılığından ayrılıp partiye kaydolmadan parti meclisi üyesi olan sonra milletvekili olan, bu partide başka partilerde yer alıp da bir günde CHP’li olan Bülent Kuşoğlu, Sinan Aygün, Turhan Tayan, Aydın Ayaydın gibiler devrimci olacak, ben statükocu olacağım, öyle mi? Yazıklar olsun bunu söyleyenlere. Parti bizim partimiz, biz ev sahibiyiz, onlar misafir”

Aygün’den Sav’a cevap
CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün ise Sav’a kurultay sırasında cevap verdi. Sav’ı eleştiren Aygün, “bana 2007’de teklif getirenler de onlardı” şeklinde konuştu.

Kılıçdaroğlu: “Ülke için çok şey yaptık”
“Başbakan Kemal” sloganları eşliğinde konuşmasına başlayan Kılıçdaroğlu, konuşmasında iktidardan gelen “CHP tarihte hiçbir şey yapmadı” eleştirilerine yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, 1925 yılında yapılan ilk uçak fabrikasından, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın kurulmasından, ilk denizaltıdan, 2. Dünya Savaşına girilmemesinden, Osmanlı borçlarının ödenmesinden bahsederek partisinin ülke için çok şey yaptığını söyledi.

“Gelmiş geçmiş en demokratik tüzük”
"CHP'li olmak, 'Cumhuriyetin kurucusu, demokrasinin önderi olmak' demektir” şeklinde konuşan Kılıçdaroğlu, tüzüklerini demokratikleştireceklerini iddia ederek şunları kaydetti:

"Şimdi özgürlüğün ve demokrasinin devrimini yapmak zorundayız. Bunun için ilk iş kendi tüzüğümüzden başlayacağız. Tüzüğümüzü demokratik ve özgürlükçü yapacağız. Bugün sadece CHP için değil, Türk siyasal tarihi açısından da önemli bir gün. Tüzüğümüzü demokrasi, özgürlük, halk için değiştiriyoruz. Demokrasiyi kendi içimizde yapacağız ki halk için demokrasi isteyelim. Bugün bizim tarihimiz için de Türk siyasal tarihi için de demokrasi tarihi için de önemli bir gündür. CHP delegeleri, iddia ediyorum gelmiş geçmiş en demokratik tüzüğü birazdan sizin önünüze getirecekler."

“Post modern diktatörlük”
AKP’ye ve Tayyip Erdoğan’a yüklenen Kılıçdaroğlu, demokrasiyi hayatı boyunca küfür rejimi olarak görenlerden demokrasi beklenebilir mi sorusunu sorarak gelinen noktayı “post modern diktatörlük” şeklinde tanımladı. Kılıçdaroğlu ayrıca şunları söyledi:

“Gencecik çocuklarımız insafsızca suçlanıyor. Bakın nelerle suçlanıyor 'saç kestirmek, şemsiye taşımak, poşu takmak, üniversite yönetimi eleştirmek, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne katılmak, Deniz Gezmiş'i anmak. YÖK'ü protesto etmek, kitap okumak.' Özellikle bizi izlemeye gelen Büyükelçiler ve onların temsilcelerine sesleniyorum Bu suçlar sizin ülkenizde var mı yok mu? Bunlar Türkiye'de var, onun için Türkiye'de CHP, demokrasi ve özgürlük türküleri söyleyecek.”


Kılıçdaroğlu: “Bundan sonra faili meçhul cinayetlere daha yakından bakmak durumundayız”

Medyanın iktidar tarafından baskı altına alındığını belirten Kılıçdaroğlu, MİT yasasında yapılan değişiklikle Başbakan’a çete kurma yetkisi verildiğini söyleyerek “bundan sonra faili meçhul cinayetlere daha yakından bakmak durumundayız” dedi.

AKP’nin 12 Eylül 1980 darbesinden palazlandığını söyleyen Kılıçdaroğlu, özel yetkili mahkemeleri ve 12 Eylül yasalarındaki bütün antidemokratik uygulamaları kaldırarak yüzde 10’luk seçim barajının düşürülmesi çağrısında bulundu. CHP’yi mazlumların partisi olarak tanımlayan Kılıçdaroğlu, partilileri ve tüm yurttaşları zulme karşı direnmeye çağırdı.

Provokasyona gelmeme çağrısı
Kurultayın ardından yaptığı teşekkür konuşmasında, bir gün sonraki kurultaya ilişkin provokasyona gelmeme çağrısı yapan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“Çocuklarınıza CHP'nin tarihini nasıl değiştirdiğini, nasıl çağdaşlaştırdığını çok iyi anlatacaksınız. Bu, delege arkadaşlarımızın CHP tarihine bıraktıkları en önemli miraslardan birisi."

Baykal Sav’la birlikte görünmek istemiyor
16. Olağanüstü Kurultay’a katılmayan muhaliflerin bir gün sonra Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu’nda düzenlenecek 17. Olağanüstü Kurultay’a katılacakları açıklandı. Öte yandan Baykal’ın ikinci kurultaya da katılmama kararı aldığı öğrenildi. Baykal’ın katılmama gerekçesinin Önder Sav’la birlikte hareket ediyor görüntüsü vermemek olduğu ileri sürüldü.

(soL - Haber Merkezi)