soL (HABER MERKEZİ) CHP'nin 29 Mart'ta yapılacak olan yerel seçimlere yönelik seçim bildirgesi, "Pusula 2009" başlığıyla yayınlandı. 21 ana başlıktan oluşan bildirgede en ilgi çekici vaadleri, imar projeleri ve yoksulluk konulu çalışmalar oluşturuyor.
"Bütün kentleri baştan yapacağız"
CHP bildirgesinin en iddialı başlığını, kuşkusuz, "kentler altyapılarından başlamak üzere yeniden kurulacak" maddesi oluşturuyor.
Bu madde çerçevesinde, "kentsel altyapının, şehrin yapılaşmasından önce planlanıp hazır hale getirileceği" vurgulanıyor ve böylelikle israfın ve iş tekrarlarının önüne geçileceği belirtiliyor. Maddenin geri kalan kısmı ise büyük ölçüde kentlere nasıl düzenli içme suyu sağlanacağına ilişkin açıklamalardan oluşuyor. Kentlerin nasıl "baştan yapılacağı", mevcut işlemeyen altyapının nasıl işler hale getirileceği üzerine tek bir açıklamaya rastlanmıyor.
Gerek bu maddede, gerek bildirgenin tamamında vaat edilen projelerin çokluğu, CHP'nin kazanacağı belediyelerin ihale yoğunluğunun AKP belediyelerinden aşağı kalmayacağını gösteriyor. Bu, aynı zamanda CHP aday listelerinde yer alan müteahhitlerin sayısının fazlalığını da açıklıyor.
"Yoksula kibar davranacağız"
CHP'nin Pusula'sında yer alan bir büyük iddia da, "yoksulluk kader olmaktan çıkacak, herkesin aşı, işi olacak" maddesi. Ne var ki, bu maddenin açıklaması da taşıdığı iddianın altını doldurmuyor.
CHP'nin yoksulluk konusundaki projeleri, AKP'nin sadaka projelerinin "inceltilmesinden" ibaret kalıyor. Bu çerçevede CHP, yoksulluk yardımlarını "insanların yoksulluğunu teşhir etmeden, onurlarını zedelemeden yapacağını" vaat ediyor, ancak, yoksulluğun ortadan kaldırılması konusunda, "meslek edindirme" ve "iş bulma, iş kurma yardımı" gibi bilindik önerilerin ötesine geçemiyor.
CHP ayrıca yoksullukla mücadele için iki de güzel fikir bulmuş. 100 metrekarenin altındaki tek konuttan emlak vergisi alınmayacak ve su kullanımı dilimli olarak ücretlendirilerek, ilk dilimden ücret alınmayacak.
Yani, kent merkezine üç saat mesafedeki 80 metrekarelik varoş dairesi ile, kent merkezindeki deniz manzaralı rezidans gökdelenindeki 80 metrekarelik stüdyo daire, CHP'nin gözünde aynı. Benzer biçimde, kent merkezinde yaşayan üç kişilik çekirdek aile su faturasını dert etmeden istediği gibi banyo yapabilir, ancak varoştaki sekiz nüfuslu ailenin aydan aya dörder kişi olarak dönüşümlü yıkanmasında fayda var.
"Örgütlenmeye saygılı belediyecilik" yalanı
Belgede bir başka dikkat çeken noktayı ise, "çalışanların sendikal örgütlenme hakkına saygılı yerel yönetim anlayışının yaygınlaştırılacağı" iddiası oluşturuyor.
CHP eğer bu iddianın arkasında duracaksa, öncelikle halen elinde tuttuğu belediyelerde yürüttüğü sendikasızlaştırma faaliyetlerine son vermeli. Aralık ayında, CHP'nin elinde olan Kadıköy Belediyesi'ne bağlı sağlık polikliniklerinde çalışan dört kişi, işyerinde sendika örgütlenmesi başlattıkları için işten atılmış, onlara destek veren bazı çalışanlar da mahalle polikliniklerine sürülmüştü.