(soL-Volkan Algan)

Seçim sonuçları CHP içinde de tartışma yarattı. Her ne kadar başta Ankara’da olmak üzere Türkiye’nin birçok kentinde AKP’nin yaptığı seçim yolsuzlukları bu tartışmaların üstünü örtüyor gibi görünse de partililerde başarısızlık konusunda yaygın bir kanaat hakim. Eleştirilerin ilk hedefini Kılıçdaroğlu yönetiminin performansı oluştururken, sağ açılımın partiye faydalı olup olmaması tartışılıyor. CHP’nin oylarına sahip çıkmaktaki yetersizliği ve henüz seçim yolsuzlukları sıcaklığını korurken Cumhurbaşkanlığı gündemine odaklanılması da diğer eleştirilen başlıklar. Kılıçdaroğlu’nun seçim sonrası yaptığı açıklamalarsa parti yönetiminin bu eleştirileri dikkate almadığını ve bildiği yolda ilerleyeceğini gösteriyor.

Sağ açılım tartışılıyor
CHP yerel seçimlerde başta Ankara, Hatay, İstanbul gibi yerlerde sağcı adaylar göstermiş, Cemaat’le üstü örtük bir işbirliğine gitmişti. Ancak seçim sonuçları geç kalmış bir “sağ açılım” tartışmasını CHP’nin gündemine sokmuş görünüyor.

Hüseyin Aygün, Birgül Ayman Güler gibi isimler seçim sonrası yaptıkları açıklamalarda Cemaat’le girilen ittifaka ve sağ açılıma dair eleştirilerini açıkça dile getirdiler.

İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler seçim sonrası yaptığı açıklamada “Cemaat ile çıkış yolu bulunacağını söyleyenler, bizi ateş denizinden kurtulma vaadiyle mumdan gemilere binmeye ikna etmeye çalıştılar. Ateş denizindeki mumdan gemilere ne olursa, yerel seçim sonuçları da öyle oldu” ifadelerini kullandı.

Dersim milletvekili Hüseyin Aygün Facebook üzerinden “Dersim Belediyesi neden kazanılamadı?” başlığı yazısıyla sert eleştirilerde bulunarak, 2011 seçimlerden sonraki CHP’nin tutumunu eleştirdi, partisiyle cemaat arasındaki işbirliği iddialarının Tunceli’de tepki gördüğünü söyledi.

Fatih'te Sabri Erbakan tepkisi
CHP teşkilatı ile sağcı adaylar arasında yaratılmaya çalışılan zoraki birlikteliğin sıkıntılı sonuçlarına en çarpıcı örnek İstanbul Fatih ve Üsküdar’da yaşandı. Seçim sonuçları açıklanınca bu ilçelerde hem adaylar hem de partililer birbirini suçladı.

CHP’nin Üsküdar’dan aday gösterdiği eski müftü İhsan Özkes şaibeli Üsküdar seçimlerinde partisi tarafından yeterince desteklenmediğini ve yalnız bırakıldığını söyleyerek tepki gösterdi. Benzer bir tepkiyi CHP’nin Fatih’ten aday gösterdiği Necmettin Erbakan’ın yeğeni Sabri Erbakan da gösterince CHP Fatih gençlik kolları bir açıklama yaparak bu sefer Erbakan’a tepki gösterdi. Gençler Erbakan’ın suçlamalarını reddederek seçim çalışmasının başarısızlığını bölgeyi tanımayan ekiplerle ve günü birlik planlarla yürütülmesine bağladılar ve “taşıma suyla değirmen dönmez” tepkisi verdiler.

SoL gazetesi seçim öncesi CHP Fatih Gençlik Kolları’ndaki gençlerle röportaj yapmış, gençlerin Erbakan’ın adaylığına tepkisini manşete taşımıştı. Ancak aynı gençler parti kararına saygı duyduklarını belirterek Erbakan için seçim çalışması yürütmüşlerdi.

Seçim günü basiretsizliği
Türkiye, tarihinin en çok yolsuzluğa sahne olan seçimlerinden birini yaşarken bu süreçte CHP’nin takındığı tavır, oylara sahip çıkmaktaki beceriksizliği ve her yerden yolsuzluk haberlerinin geldiği seçim günü seçimde şaibe görmediklerine dair parti merkezinden yapılan açıklamalar partinin basiretsizliğini göstermesi açısından çarpıcı bir fotoğraf sundu. CHP’nin bu tutumuna rağmen halk oylarına sahip çıkmak için sokaklara döküldü. Ankara’da Mansur Yavaş’ın adaylığını desteklemeyenler bile oylarına sahip çıkmak için YSK önünde polis müdahalesine maruz kaldı. Olayların büyüme ihtimali ortaya çıkınca partiden yapılan açıklamada YSK’ya güvenildiği belirtilerek evlerine dönme çağrısı yapıldı. CHP bir kez daha sokağa çıkan ve hakkını arayanlardan korkarak “sükuneti bozan parti” olmak istemedi ve seçmeninde öfkeye neden oldu. Zaten Kılıçdaroğlu da seçim yolsuzluklarıyla ilgili verdiği bir mülakatta sokağa çıkmak istemediklerini açıkça ifade etmişti.

CHP skandallardan kaçıyor mu?
Sağ açılımın sonuçları, partinin seçim günü oylara sahip çıkmaktaki yetersizliği, skandallarla dolu seçim yolsuzlukları henüz tartışılmaya devam ederken AKP gibi CHP de bir anda Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kilitlendi. Bu süreçte Kılıçdaroğlu tarafından yapılan açıklamalar partiden gelen sağ açılım eleştirilerine parti yönetiminin kulağının üstüne yatacağını ve bildiği yolda devam edeceğini gösteriyor.

‘Önleri açılmalı’
Kılıçdaroğlu dün Vatan gazetesine verdiği röportajda Mustafa Sarıgül ve Mansur Yavaş’ın önünün açılması gerektiğini söyleyerek ve Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda sağdan oy alabilecek bir ismin gelmesi gerektiğine işaret ederek partiyi sağa çekme konusunda bir tartışması olmadığını göstermiş oldu. Bir grup Milletvekilinin seçimlerin ardından ABD’ye yapmayı planladıkları ziyarette CHP’nin bu süreçte kimlerden medet umduğunu gösteriyor.

CHP heyeti Washington yolcusu
CHP milletvekillerinden oluşan bir heyet 7-10 Nisan arası ABD’nin başkenti Washington’da çeşitli temaslarda bulunacak. İstanbul milletvekilleri Müslim Sarı, Sedef Küçük ve Sakarya milletvekili Engin Özkoç’tan oluşacak heyete CHP ABD Temsilcisi Yurter Özcan da eşlik edecek. CHP’nin ABD temsilcisi Yurter Özcan’ın ANKA’ya yaptığı açıklamaya göre CHP’li heyet ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Kongresi, çeşitli düşünce kuruluşları ve enstitüler ile de bir araya gelecek olan heyetin temasları Türk-Amerikan ilişkileri, yerel seçimlerin değerlendirilmesi ve Türk dış politikası üzerine yoğunlaşacak. Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz CHP İstanbul Milletvekili Müslim Sarı, heyetin Washington programına ve gündemin ilişkin sorularımıza, CHP ABD temsilciliğinin programı hazırladığını, program ve gündemin dün akşam üzeri itibariyle kendilerine geleceğini bildirdi.