Çelik: 'Sokaklarda insanlar yürüdü diye erken seçim olmaz'

AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik Gezi Parkı eylemleri ve erken seçim tartışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik MKYK toplantısının ardından Gezi Parkı eylemleri ve erken seçim tartışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Erken seçim iddialarını yalanlayarak 'Bu tamamen hayal mahsulü' diyen Çelik şunları söyledi:

"Bugün bazı basın yayın organlarında erken seçim yapılacağı iddiası var. İddia gereksiz ve hayal mahsülüdür. Önümüzde seçim var. O da mahalli seçimlerdir. Daha sonra Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve 2015 Haziran ayında da milletvekili seçimi yapılacaktır. Türkiye’de siyasi istikrar var.

Gezi Parkı olaylarını Pazartesi Başbakan Erdoğan başkanlığındaki bakanlar kurulunda da görüşeceğiz.

Başbakan defalarca ifade etti. Biz faiz ve istemezükçü lobiye teslim olmayacağız. Gezi Parkı olayları öncesi sadece Mayıs ayı öncesi çözüm sürecin PKK silahlı unsurlarını yurt dışına çekti. Birçok açıdan son derece önemliydi. Mayıs ayında 3. havaalanı ihalesi yapıldı."

"Bu güzel gidiş karartılmaya çalışılıyor"

"Gezi Parkı meselesiyle bu güzel gidiş karartılmaya çalışılıyor. Orada çevre duyarlılığıyla bulunanların duyarlığınını saygıdeğer bulduğumuzu söyledik. Orada ağaç katledileceğine inanırsam oraya ben Hüseyin Çelik olarak gider yatarım. Farklı mecralara çekiliyor.Halk 7 seçimde de bizi ve liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ı desteklemiştir. Bu olaylarda 70 trilyon lira zararımız var. Hayatını kaybeden insanlarımız oldu. Bunun değerini hiç kimse anlayamaz, anlatamaz. Vandalizme çevirenler millet vicdanında mahkum edilecektir. Sayın başbakan üç beş çapulcu diye bunları kast etmiştir.

Biz elbette 76 milyonun iktidarıyız. Biz halk memnuniyetine göre yönetim yapıyoruz. Başbakan, Menderes'in rekorunu kırmıştır. İnsanların inançları ve mezhepleri bizim için çok önemlidir. Varsa bazı arızalar, bizim izah edemediğimiz bir şey var ise her zaman konuşmaya hazırız. İçki yasağı dış basına yasak olarak aktarıldıysa bunda iyi niyet aranamaz.

12 Eylül 1980 darbesinden önce Türkiye'de kaşınan ve insanların birbirine düşmesine sebep olan bazı şeyler yapılıyor. Bazı kışkırtmalar yapılıyor. Biz herkesin dindarlığına da dinsizliğine de saygı duyarız. Bizim böyle bir derdimiz yok. O yüzden sükunetle kendimize ve çocuklarımızın geleceğine zarar vermeyecek şekilde yürümemiz lazım. Bazı şeyler istismar edilmesin.

Muhsin Ertuğrul sahnesi yıkılacağı zaman yine yaygara kopardılar. Bittikten sonra gelip görenler söylediklerinden utandı. Atatürk Kültür Merkezi’nin yıkılması lazım. Depreme dayanıklı değil. "İstemezükçü lobi" bunlara karşı çıkıyor. Türkiye’de iftihar kaynağımız olan ne kadar eser var ise bu iztemezükçü lobi bunların karşısında.

CHP'yi de duyarlı olmaya çağırıyoruz. İllegal gruplardan özür beklemiyoruz zaten. 7 seferdir sandıkta yenilen CHP o hırçınlıkla saldırıyor. Bu tavrınız ve siyaset tarzıyla, "Komşumun eli yansa da ben de yumurtamı pişirsem" mantığıyla hareket ederseniz kazanamazsınız. Şu anda Türkiye'de temsili demokrasi vardır. Halk seçer ve gerekli yerlere gönderir. Yasama faaliyeti yapılırken ilgili kuruluşlara kesinlikle sorulur ardından genel kurula gelir. Bu Taksim düzenlemesi de bir anda ortaya çıkmış gibi gösteriliyor. Başbakanımız tarafından geçmişte İstanbul halkına takdim edilen bir projedir. Kışla hariç İBB meclisinde görüşülürken CHP de oy verdi."

"Sokaklarda insanlar yürüdü diye erken seçim olmaz"
Bakan Çelik, AKP tüzüğünde yer alan "Bir kişi en fazla 3 dönem görev yapabilir" maddesinin değiştirilmek istendiği yönündeki bir soruya, "Böyle bir şey söz konusu değil. Gündeme gelmedi" dedi. Bahçeli'nin açıklamaları için ise, "Erken seçim kararı yok. Bugün öyle bir ihtiyaç yok. Parlemento ve Hükümet saat gibi çalışıyor. Koalisyon ortakları ömürlerini birbirini ikna etmekle uğraşıyordu. Çok şükür memleketimizde erken seçimi gerektiren hiçbir şey yok. Sokaklarda insanlar yürüdü diye erken seçim kararı alınmaz. Bu iddiaları ortaya atanlara sormanız lazım. Hangi amaçla yazdıklarını." dedi.

"Direnişçileri ikna etmek için bir çaba olacak mı?" şeklindeki soruya, "Biz vatandaşımızın makul, meşru tüm taleplerini dinlemeye, konuşmaya oldum olalı hazırız. Bunu belediye başkanlarımız da, gerekirse sayın başbakanımız da yapabilir. Başbakan'ın daha önce böyle toplantıları oldu. Bizimle konuşmak isteyenlere kapımız da yüreğimiz de açık. Başbakan'ın, 'Çevre için bir şey yapmak istiyorsan, gel benimle yap.' demesi de bundandır. Süreç tamamen hükümetin kontrolü altındadır. Tahrikkarların ayıklanmasıyla da devam edecektir" yanıtını verdi.

"Ama altında kafeler olsa güzel olmaz mı?"
Çelik, Topçu Kışlası'yla ilgili 'AVM gibi bir şey yapılırsa önce ben gider yatarım' diyerek şunları söyledi:

"29 Mayıs 2013'te AKP Genel Merkezi'nde yaptığım basın toplantısında söyledim. Topçu Kışlası'na AVM gibi bir şey yapılırsa oraya önce ben gider yatarım. Diyelim ki yok oldu orası, bir gün 50 sene sonraki nesiller derse ki, burada bir eser vardı burada. Burayı ihya edelim. Buraya kültür-şehir müzesi yapılabilir. Ama altında kafeler olsa güzel olmaz mı?"

Eylemcilere de seslenen Çelik, "Ben olumlu çevreci, yeşile karşı duyarlı mesajlardan söz ediyorum. Taş atanlardan bahsetmiyoruz. Arınç, doğa için polisin şiddetine maruz kalanlardan özür diledi. Başbakan adına konuştu. Başbakan da herkesle görüşür, diyalog kurar. Bir insan size karşı peşin hükümlü ise, 'Ben karşıyım sana' diyorsa yapacak bir şey yoktur."

Sürecin hükümetin kotrolü altında olduğunu belirten Çelik şöyle devam etti:

"Vatandaşlarımızın meşru tüm taleplerini dinlemeye hazırız. Sayın Başbakan suçlu olmadığına inandığı hiç kimsenin kellesini vermez. Başbakanı yıllardır tanırım. Görevini yapan insanların sabah akşam kellesinin istenmesi doğru bir yaklaşım değildir."

(soL-Haber Merkezi)