BDP: Yargıda elitler değişiyor

BDP lideri Selahattin Demirtaş, yargıda yaşananları "Kemalist elitler, siyasetçiler yargıdan tasfiye olurken dinci, siyasal, İslamcı elitler ve siyasiler yargıya egemen oluyor" şeklinde yorumladı.

BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Başbakan Erdoğan’ın Mısır halkını destekleyen açıklamasıyla ilgili olarak, Erdoğan'ın, olayların üzerinde bir hafta geçmesinden ve ABD Başkanı Barack Obama'nın telefonundan sonra bu konudaki görüşlerini dile getirdiğini hatırlattı.

Demirtaş, ''Mısır'ın püskülü senin ayağına dolanır, neye uğradığını şaşırırsın. Türkiye toplumunun geldiği isyan noktasını görmeden, bir kez daha halkı uyutmaya kalkarsan, hükümet olarak vebalini sen ödersin'' diye konuştu.

“Yargıda kemalist elitlerin yerini dinci elitler alıyor”
'Kemalist elitler, siyasetçiler yargıdan tasfiye olurken dinci, siyasal, İslamcı elitler ve siyasiler yargıya egemen oluyor'' diyen Selahattin Demirtaş, şunları söyledi: “Durum bundan ibarettir, gerisi hikayedir. Burada halkın yararına, çıkarına hiçbir şey yok. Yargı, bir siyasi elitin egemenliğinden başka bir siyasi elitin egemenliğine geçiyor. Bunun kavgası veriliyor. Halka da bizlere de 'Bu kavgada taraf olacaksınız' diye dayatılıyor. Gerçekleşen reform, halkın lehine bir yargı reformu değildir.”

Darbe iddiasıyla yargılananların, tutuklananların suçlu olup olmadıklarını bilemediklerini söyleyen Demirtaş, “Eğer darbeyle hesaplaşma zihniyeti şu andaki yargıda ve iktidarda olsaydı, 'Netekim', Marmaris'te resim yapabilir miydi?” diye sordu.

“AKP o insanları çıkarmalı”
Afşin'deki heyelana da değinen BDP lideri, bir devlet yetkilisinin, göçük altında kalan 9 kişinin çıkarılmasının 2 yılı bulabileceğini söylediğini belirtti. Demirtaş, ''Devlet yetkililerine, hükümete çağrı yapıyorum: 'TOKİ'nizin ne kadar iş makinesi varsa, gerekirse hepsi Elbistan'a gitmeli o enkazı kazmalı ve o insanları çıkarmalıdır. Değil 2 yıl, 2 gün dahi o ailelere işkencedir, eziyettir'' dedi.

“Öcalan’ın yakalanması rotayı değiştirdi”

Abdullah Öcalan'ın yakalanarak Türkiye'ye getirilişinin üzerinden 12 yıl geçmiş olmasına da değinen Öcalan, ''uluslararası bir komployla'' gerçekleştirilen bu operasyonun, CIA yetkililerince yapıldığını ve işin içinde İsrail'in de olduğunu savundu.

Operasyonun, Kürt sorununun çözümüne bir katkı sunmadığını savunan Demirtaş, o günden bu yana ''Neyin kazanılıp neyin kaybedildiği ve Türkiye'nin ekonomik imkanlarının hangi uluslararası güçlere peşkeş çekildiği'' sorularının yanıtlanması gerektiğini söyledi. Selahattin Demirtaş, ''15 Şubat 1999 tarihi, Türkiye siyasi tarihi açısından rotayı tümden değiştiren, çözüm noktasına gelmiş bir sorunu kangrenleştiren bir tarihtir aynı zamanda. Türkiye o dönemlerde çok büyük fırsatları kaçırdı'' dedi.

(soL - Haber Merkezi)