soL (HABER MERKEZİ) Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, iki gündür yaptığı iletişim toplantıları kapsamında bugün de Ankara'daki televizyon ve ajans temsilcileriyle biraraya geldi. Dünkü toplantıda "gece yarısı muhtırası" döneminin kapandığını, ordunun bundan böyle haftalık düzenli basın toplantıları yapacağını bildiren Başbuğ bugün de kendi genelkurmay başkanlığı döneminde geçerli olacak üslup ve kurallara ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
"Bazı medya kuruluşları TSK'ya sızmaya çalışıyor"
Resepsiyonlarda vs. ayaküstü basına açıklama yapmayacağını belirten Başbuğ, kendisinden "Paşa" diye söz edilmesinden rahatsız olduğunu söyleyerek sadece ismi ya da ünvanının kullanılmasını istedi. Bazı medya kuruluşlarının TSK'ya sızmaya çalıştığını, bu konuda sert önlemler alınacağını söyleyen Başbuğ, basının bilgilendirilmesi için 24 saat hizmet verecek bir telefon hattı sağlanacağını belirtti.
"Cemaatlerin güçlenmesine karşı tedbir alınmalı"
Dünkü toplantısında "cemaatlerin sosyal devletin zayıflaması ile güç kazandığını" belirten Başbuğ, basın mensuplarının bu açıklamayı hatırlatması üzerine şöyle konuştu: "Sadece Türkiye'de değil tüm dünyada maalesef yüzyıllardır din ekonomik menfaatler için din kullanılıyor. Ondan sonra ekonomik olarak güçleniyorlar, diğer alanlara, sonra da siyasete el atıyorlar. Onun için biz diyoruz ki, 'Bu sosyal gerçeği iyi görelim de, tedbir alması gereken kurumlar bu tedbirleri doğru zamanda alsınlar.'" Bağbuğ ayrıca "28 Şubat'ın arkasındayız. Hata varsa bırakın zaman değerlendirsin" dedi.
"Terörle mücadelede mesafe kat edildi"
Daha sonra PKK'ya değinen Başbuğ, terörle mücadelede başarı ölçütleri olduğunu söylediği "teslim olan terörist sayısı" ve "terör örgütü katılımın azalması" gibi başlıklarda son yıllarda mesafe kat edildiğini söyledi. Başbuğ, PKK'ya katılımların üçte birinin Suriye'den olduğunu ve Türkiye'den katılımın düşük olduğunu söyledi.
Başbuğ, 2007 yılında ABD'nin yönetimini yerel güçlere devrettiği Irak'ın Dhok-Zaho bölgesine işaret ederek TSK'dan darbe yiyen teröristlerin burada rahatça barınabildiğini söyledi ve bölge yönetiminin buna izin vermemesi için gerekeni yapacaklarını ifade etti.
Ergenekon davası kapsamında tutuklanan Şener Eruygur'un sağlık durumunun hatırlatılması üzerine ise Başbuğ, Eruygur'un gerekirse askeri hastaneye sevk edilmesini sağlayabileceklerini belirtti.