Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Irak güvenlik güçlerinin haber vermeden Musul'daki Türk Başkonsolosluğu'nun etrafını terketmesini ve Bağdat’ın bu konuda Türkiye'yi bilgilendirmemesini eleştirdi.

Arınç “Bir ülke kendi ülkesinde böyle bir olay olursa orayı korumak zorundadır. Konsolosluğumuz, Irak Hükümeti ve onun silahlı güçleri tarafından korunmamıştır. Korumasız bırakıldığı için böyle bir durumla karşılaştık. Bunlara karşı Maliki hükümeti ne yapar, o onların bileceği bir iş. Akla gelmeyen şeylerden birisi Iraklı silahlı güçlerin, ordu mensuplarının bir anda ortadan kaybolacağı, sayıları binlerle ifade edilen askerlerin silahlarını bırakıp kaçacağı ve konsolosluğumuzun bir anda sayıları 900 civarındaki IŞİD ile karşı karşıya kalmasıdır.” dedi.

IŞİD'in elindeki Türklerle ile ilgili çalışmaların sürdüğünü ancak olumlu bir gelişme olmadığını söyleyen Arınç, basını sorumlu davranmaya çağırarak şöyle konuştu

“Basından sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak basına sansür getirmek değil ama bu örgütün nasıl bir örgüt olduğunu hepimiz artık biliyoruz, onları tahrik edebilecek açıklamalardan hepimizin sakınması gerektiğini şahsi bir hassasiyet olarak dile getirmek istiyorum. Konsolosluk görevlilerimizin nerede olduğuyla ilgili haberlerin çıkması işimizi zorlaştırabilir. Biz işimizin kolaylaşmasını istiyoruz. Bizim hem konsolosluk görevlilerimizle hem de şoförlerimizle irtibatımız var. Amacımız onların sağ salim yurtlarına dönmesidir.” dedi.

Arınç, Türkiye’ye bu konuda faydası dokunabilecek her unsurla görüşüldüğünü, çaba sarf edenler arasında Irak dışında yaşayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi’nin de bulunduğunu söyledi.

'Türkmenler’e insani yardım yolda'
Arınç Türkiye’nin Irak’taki Türkmenlere askeri yardımda bulunup bulunmayacağına dair soruya ise şöyle cevap verdi:

“Irak Türkmen Cephesi akıllı insanlardır. Türkiye’den silah istemenin akıllıca olmayacağını iyi bilirler. Bölgedeki güçlerle birlikte çalışmaları ve şehirlerini korumaları gerektiğini biliyorlar. Bizim de Türkmen kardeşlerimizden şey aralarındaki mezhep farklılıklarını bir kenara bırakıp ortak hareket etmelidir. AFAD eliyle insani yardım yoldadır. Mesele sadece IŞİD meselesi değildir. Bölgeyi ateşe verecek şey mezhep savaşının çıkmasıdır.”