'AKP muhbir arıyor'

Eğitim Sen yaptığı açıklamada, AKP'nin bilim insanlarının kuruluşlarını ele geçirmek istediğini ve akademisyenleri muhbir yapma girişiminde olduğunu ifade etti.

soL (HABER MERKEZİ) Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) AKP'nin son günlerde üniversitelere yönelik müdahelelerine tepki gösteren bir basın açıklaması yaptı.

Eğitim Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç tarafından yapılan yazılı açıklamada, AKP hükümetinin yüksek öğrenim kurumlarında bir yandan esnek, güvencesiz çalışmayı piyasalaşmayı dayatırken, diğer taraftan da kendi siyasal kadrolaşma hedeflerini gözetmeye uğraşmasının vahim sonuçlar doğurduğu vurgulandı.

AKP meslek kuruluşlarına göz dikti
Açıklamada geçtiğimiz günlerde üst üste bu yönde uygulamalar yaşandığı kaydedilirken, açıklamada YÖK'ün son dönemde gündeme "örgütlenme yasağı" genelgesine ve diğer gelişmelere yer verildi. Kılıç açıklamasında, Belediye başkanlığı döneminde başbakanın hukuk danışmanlığını yapmış olan YÖK üyesi İzzet Özgenç'in YÖK başkan vekili sıfatıyla üniversitelere 17 Kasım tarihinde, meslek odalarının yönetim ve denetim kurullarında görev alan öğretim üyelerinin, 2547 sayılı Yükseköğrenim Kanununun 38. maddesi uyarınca görevlendirilmesi gerektiğini belirten bir yazı gönderdiğini hatırlattı. Genelgenin kamu kurumlarında ya da kamuya yararlı kurumlarda öğretim üyelerinin çalışmasını üniversite yönetim kurulunun oluruna ve rektörün onayına bağladığını belirten Kılıç sözlerini şöyle sürdürdü: "1991 yılından bu yana hiçbir YÖK üyesinin aklına gelmeyen bu parlak fikir Sayın Özgenç'in aklına gelmiştir. Eski müvekkilinin genel başkanı olduğu hükümet partisi meslek odalarında, özellikle mimar mühendis ve tabip odalarında, etkisini arttırmak istemektedir. Mimar mühendis ve tabip odalarının seçimlerinde her zaman sayılarının ötesinde bir ağırlığı olan bilim insanlarının seçilme hakkı buraları ele geçirmek isteyen siyasi iktidar bağlantılı rektörlerin eline bırakılamaz."

AKP muhbir akademisyen arıyor!
Kılıç yaptığı açıklamada, AKP'nin yükseköğretime yönelik müdahalelerinin bununla sınırlı kalmadığını ifade ederken, Devlet Bakanı Cemil Çiçek'in basına verdiği bir demeçi hatırlatarak, bilim insanlarının sözleşmeli istihbarat personeli olarak çalışmasına olanak sağlayan yeni bir yasal düzenleme üzerinde çalışıldığını kaydetti. YÖK düzeninin kurulduğundan bu yana öğretim üyelerini kişiliksizleştirmeye, sindirmeye çalıştığını belirten Kılıç, "Doğrudan muhbir yapma girişimi ise AKP yönetiminin son icraatlarından birisi olmuştur. Bilim insanlarını ve bilim kurumlarını böylesi düzeysiz çabalar için kullanmaya çalışmak, zaten maddi olanaksızlıklar ve demokratik zafiyetlerden ötürü bilimsel üretimi istenen düzeyin altında kalan yüksek öğretim kurumlarımızı yozlaştırmaya yönelik bir hamledir" dedi. Üniversitelerin bilgi üretmesi gereken yerler olduğunu söyleyen Kılıç, istihbaratçılığın bu kurumların içinde yeri olmadığını vurguladı.

AKP'nin dini imanı para

Kılıç ayrıca, AKP'nin son dönemde esnek çalışma ve piyasalaşmayı yükseköğretimde kural haline getirme çabalarını arttırdığını ifade ederken, açıklamasında "okuldan değişik nedenlerle uzaklaştırılan öğrencilere geri döndüklerinde daha yüksek miktarda harçlar ödetmek biçiminde, işletmeci mantığıyla tasarlanan düzenlemenin de tartışılmakta olduğunu" hatırlattı.

Eğitim Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç Yükseköğretim düzeniyle böyle ciddiyetsiz bir biçimde uğraşmanın her yönden çıkmaz yol olduğunu ve yeni sorunlar yaratacağını söylerken, "üniversitelerimiz ancak üniversite bileşenlerinin bir araya geldiği demokratik tartışma zeminlerinden çıkacak kararlarla hepimizin özlemini çektiği daha yüksek standartlara erişebilir" dedi. Kılıç AKP hükümetinin kadrolaşma çabaları ve piyasacı takıntılarının, istenenin tam aksi yönde bir etki yarattığını ifade ederken, Eğitim Sen'in hükümetin bu tavırlarına asla göz yummayacağını kaydetti.