Tarım nasıl yayıldı?

Ürdün’de Amman yakınlarında bulunan Neolitik çağa ait arkeolojik kalıntılarda yapılan çalışmalar, insanların tarıma geçişi konusunda merak edilen sorulara dair yeni cevaplar ortaya koydu.

bilimsoL

Amman’da Ain Ghazal adındaki 10 bin yıllık köy, tarımın doğuşundan sonra ortaya çıkan köylerden biri olarak biliniyor. Bu yerleşim yerinde yaşayanlar, arpa, buğday, bezelye ve mercimek yetiştiriyor ve taştan yapılma evlerde yaşıyorlardı.

Ain Ghazal ve benzer nitelikteki birçok yer, toplumların geçmişine dair çok önemli bir sürece, tarımın başlangıcına ve yerleşik hayata geçişe tanıklık ediyor. Bu yüzden arkeologlar için çok ilgi çekici yerler. Ancak birçok araştırmaya rağmen, tarımı ilk kimlerin bulduğu ve tarımın dünyanın diğer bölgelerine nasıl yayıldığı konusu henüz cevap bulmuş değil.

YENİ BULGULAR

Ain Ghazal’da ve Orta Doğu’nun Neolitik çağa ait diğer arkeolojik alanlarında yapılan çalışmalar bu konuda ilginç yeni bulgulara ulaştı.

1990’larda arkeologlar, Mezopotamya ve Doğu Akdeniz (Levant) bölgelerindeki tarımın, şimdiki Ürdün ve İsrail topraklarında ilk kez başladığını, daha sonra buralardan diğer bölgelere geçtiğini düşünüyorlardı. Ancak yeni araştırmalara göre artık, bu bölgelerde farklı yerlerde yaşayan toplulukların aynı zamanlarda, fakat birbirlerinden etkilenmeden tarıma geçtikleri düşünülüyor.

Geçtiğimiz yaz yayımlanan bir dizi makalede, 10 bin yıllık insan kemiklerinin kalıntıları üzerinde DNA çalışmaları yapan genetikçiler, farklı bölgelerde yaşamış insanların genetik analizini sunmuştu. Farklı grupların bulguları aynı sonuca varmıştı. Hem Doğu Akdeniz'de hem de İran'da yaşamış ilk çiftçilerin geçmişleri, aynı bölgelerde yaşamış avcı-toplayıcı topluluklara dayanıyordu. Başka bir deyişle, çiftçilerin tek bir bölgeden doğup diğer bir bölgeye yayıldıklarına dair bir kanıt yoktu.

Araştırmacıların söylediklerine göre İran'da ve Doğu Akdeniz'de bu tarıma geçen bu ilk avcı-toplayıcı topluluklar, şimdiki Avrupalılar ve Çinliler kadar birbirine uzaktı. Çünkü uzun süredir birbirlerinden kopuklardı. Neden yakın bölgelerde yaşadıkları halde birbirlerine karışmadıkları ise bilinmiyor.

DNA ÇALIŞMALARI

Öte yandan, tarıma geçtikten sonra, İran ve Doğu Akdeniz arasında bu uzun süren izolasyon erimeye başladı. Bundan 8 bin yıl önce, aynı bölgelerdeki yaşayan toplulukların birbirlerine benzemeye başladıklarını yine antik DNA çalışmaları gösteriyor. Bunun bir nedeni, tarımı öğrenen toplulukların, ürünlerini takas etmek için etkileşimleri olabilir. Bir diğer sebep ise tarımla beraber nüfusun artışı ve göçlerin yaşanması olabilir.

Yazın Türkiye'den yayımlanan bir antik DNA çalışmasında da, Neolitik'in başında izole olan Anadolulu çiftçi grupların, zamanla genetik açıdan daha karışık hale geldikleri bulunmuştu. Bu da aynı sonucu destekliyor.

Tarıma geçişin demografik dinamikleri antik DNA sayesinde artık daha iyi anlaşılıyor. Ancak Ortadoğu'nun farklı bölgelerinde insanların neden tarıma eş zamanlı olarak geçtikleri, zor koşulların mı, yoksa bolluk koşullarının mı ilk bitki ekimi ve hasadı kültürünü tetiklediği halen arkeologlar arasında tartışma konusu.

 

Kaynak haber: http://www.nytimes.com/2016/10/18/science/ancient-farmers-archaeology-dn...