Maymunlar neden konuşamıyor? Konuşabilselerdi onları nasıl duyardık?

'Science Advances' dergisinde yayınlanan bir araştırmada, insan konuşmasının esas olarak beynin geçirdiği evrimden ve yapısından kaynaklandığı, insanlarla primatlar arasındaki ses üretim yoluyla ilişkili anatomik farklılıklarla bağlantısının olmadığı ortaya koyuldu.

Başak Dönertaş - bilimsoL

Ünlü papağan Alex, 100 kelimeyi aşan kelime bilgisine sahipti. Fil Kosik, insanların parmaklarıyla ıslık çalmasına benzer biçimde hortumunun ucunu kullanarak bir miktar Korece “konuşmayı” öğrendi. Dolayısıyla, en yakın primat kuzenlerimizin bağırmalar, ötmeler ve mırıldanmalarla sınırlı kalmasının şaşırtıcı olduğu söylenebilir. Maymunların insan konuşma seslerini üretememesinin nedeni olarak yıllardır ses anatomileri sorumlu tutuluyordu, ancak yeni bir araştırma, eğer evrimsel süreçte beyin evrimi insana benzer bir şekilde gelişmiş olsaydı, makak maymunlarının ve diğer primatların gerçekten konuşabileceklerini gösterdi.

Araştırma ekibinden Prof. Dr. W. Tecumseh Fitch, maymunların neden konuşamadığı sorusunun Darwin'e kadar uzandığını, Darwin’in diğer primatların beyin kapasiteleri yeterli olmadığı için konuşamadıklarını düşündüğünü dile getirdi. Fakat zamanla primatların, insan dilinde bulunan ünlüleri üretme esnekliğinden yoksun olduğu ortaya çıktı.

Araştırmacılar, dil, dudaklar ve gırtlak (larinks) gibi bir dizi yüz-ağız bölgesi (orofasiyal) hareketler sırasında, maymunların ses üretim yolundaki değişimleri yakalamak ve izlemek için uzun kuyruklu bir makak olan Emiliano’yu yeme, esneme ve çeşitli seslendirme ve dudak şapırdatma hareketleri yaparken X-ray video kaydıyla izlediler. Elde edilen görüntüler analiz edilerek, maymunun ses anatomisinin yapabileceği olası durumların bilgisayar ortamında bir modeli oluşturuldu.

Bunun ardından araştırmacılar, dudak, dil ve gırtlağın hangi konumdayken çeşitli ünlülere karşılık gelen frekansları üretebileceğini ölçen bir dizi dilbilimsel araç kullandılar. Bazı dillerde en fazla beş ünlü bulunur (bu en yaygın sayıdır), ancak ünlüler insan konuşması için olmazsa olmaz öğelerdir. Makağın “ünlü alanı” hesaplandığında, araştırmacılar (en azından teorik olarak) İngilizcede /a/, /e/, /i/, /o/ ve /u/ ünlülerine benzeyen beş farklı sesin üretebilir olduğunu keşfettiler.

Son olarak araştırmacılar, Emiliano'nun ses üretim yolu (insanlarda ve hayvanlarda ses kaynağının sesi ürettiği ve filtrelediği boşluk; memelilerde: gırtlak, kuşlarda: sirenks) biçimlerini, ünlü ve ünsüz üretimini taklit eden bir bilgisayar programına girdiler. Geniş bir ünlü aralığı gösterecek bir tümce seçerek (Will you marry me? [Benimle evlenir misin?]) maymunun ses yolunun simülasyonunu oluşturdular. Simüle edilen maymun sesi insanınkine kıyasla boğuk ve pürüzlü olsa da, sözlerin açık ve anlaşılır olduğu görüldü. Aşağıdaki linklerden simüle edilen sesleri dinleyebilirsiniz.

Simüle insan sesi:

http://www.sciencemag.org/sites/default/files/audio/HumanWYMM.wav

Simüle maymun sesi:

http://www.sciencemag.org/sites/default/files/audio/OurMonkeyWYMM.wav

Sonuçlar, makakların anatomik olarak konuşabilecek durumda olduklarını, insanlar gibi konuşabilmeleri için ses üretim kaslarının (ses telleri) uygun yapıda olduğunu gösteriyor. Peki, Emiliano neden konuşamıyor? Dr. Fitch, konuyla ilgili olarak maymunların, bu kasları konuşma için düzgün şekilde yapılandıracak bir sinir kontrolünden yoksun oldukları açıklamasında bulundu.

Dr. Fitch, yaşayan en yakın akrabalarımız olan şempanzelerden ayrıldığımız sekiz milyon yıllık süreç içerisinde insan beyninin ses tellerini kontrol edebilme yeteneği kazandığını belirtti. Ayrıca fosil kayıtlarını inceleyerek, insansıların (homininler) konuşmayı ne zaman öğrendiklerine dair kanıt arayan antropologların zamanlarını boşa harcadığını, çünkü bütün insansıların konuşma yeteneğine sahip ses çıkarma anatomileri olduğunu dile getirdi.  Bunun yerine, konuşma ve dil gelişimi için gerekli olduğu bilinen FOXP2 geni gibi genetik faktörler üzerinde yoğunlaşılması gerektiğine işaret etti.

Max Planck Enstitüsü’nde psikodilbilimci olan Dan Dediu, araştırmanın sonuçlarının modern dillerin araştırılmasına yönelik yeni kapılar açtığını belirtti. Dediu ayrıca, ses çıkarma anatomisindeki ihmal edilebilir farklılıkların, bazı dillerin neden birbirinden farklı fonetik ve fonolojik özelliklere sahip olduğunu açıklayabileceğini düşünüyor. Dediu, bir maymunun ses üretim yolu konuşulan dili desteklese dahi, ince [anatomik] ayrıntıların aslında hangi türden dilin konuşulacağını belirlediğini ileri sürüyor.

Haber kaynağı:

http://www.sciencemag.org/news/2016/12/why-monkeys-can-t-talk-and-what-they-would-sound-if-they-could

İlgili araştırma: Fitch WT, de Boer B, Mathur N, Ghazanfar AA, Monkey vocal tracts are speechready. Science Advances 09 Dec 2016 Vol. 2, no. 12, e1600723.