Bebekler de ihtimal hesabı yapıyor olabilir

Almanya’daki araştırmacılar bebeklerin bir tür olasılık anlayışına altı aylıktan itibaren sahip olduklarını gösterdiler.

Ruhan Alpaydın - bilimsoL

Zihnimizin etrafımızdan duyularımız aracılığı ile topladığımız verilerle, istatistik motoru gibi çalıştığı biliniyor. Belli istatistiksel örüntüleri tanıyarak ona göre davranışımıza yön veriyoruz; böylelikle belirsiz durumlarla baş edebiliyoruz. Örneğin, havada yoğun koyu gri bulutlar varsa, büyük ihtimalle kısa süre içinde yağmur yağacağını düşünüyor ve üzerimize yağmurluk, yanımıza şemsiye alıyoruz. Yani, zihnimiz bir tahmin makinası gibi çalışıyor. Ancak bu zihinsel özelliğin insan yaşamında küçük yaşlarda tam olarak nasıl kazanılmaya başlandığı bilinmiyor.

Şans, olasılık, kesinlik gibi kavramlar eski Mısır ve Yunan uygarlıklarından beri biliniyor,  şans oyunları oynanıyor. Ancak olasılık hesabı ilk olarak 16. yy’da İtalyan rönesans insanı Girolamo Cardano tarafından geliştirildi. Cardano’nun matematik, fizik, tıp, astronomi gibi ilgi alanlarının yanında bir uğraşı da paraya dayalı şans oyunları, yani kumardı. Dolayısıyla, Cardano, kendi pratik bir ihtiyacının çıktısı olarak ‘Şans Oyunları Hakkında Kitap’ adlı eserini yazıyor. Eşit olasılıktaki çıktıların kümesi olarak örnek uzayını ilk tanımlayan kişi oluyor. Üç zar atıldığında, örnek uzayının, eşit olasılıktaki 216 farklı çıktıya denk geldiğini gösteriyor. Herhangi bir olayın olasılığını da bu olayın kapsadığı çıktıların büyüklüğünün çıktı uzayının büyüklüğüne oranı olarak tanımlıyor. Günümüzde, olasılık teorisi bilim ve mühendisliğin hemen hemen her dalında kullanılıyor.

Olasılık, kesinlik gibi kavramların insanın çevre ile ilişkisi ve düşünsel gelişimi bağlamında düşünülmesi ise 1950’lerde Piaget ve Brunswik ile başlıyor.

Almanya ve İsveç’teki araştırmacıların yaptığı ortal bir araştırma, altı aylık bebeklerin bile olasılık tahmininde bulunabildiğini gösterdi. Araştırmanın sonuçlarına göre bebekler altı aylıktan itibaren, verili durumu takip etmesi düşük ihtimalli bir gelişmeye daha uzun süre dikkatlerini veriyorlar.

 

Deney düzeneği

Araştırmacılar, aşağıdaki düzenekteki gibi az sayıda sarı topun ve çok sayıda mavi topun boşaltıdığı bir sepet ve bu sepetin altındaki iki delikten alttaki iki küçük sepete topların düşmesi şeklinde bir akışı olan film tasarlamışlar. Bu akışta, deliklerden topla düşmeden önce sepet kapatılmış ve sonra alttaki iki farklı delikten, iki farklı sepete toplar düşmüş. Soldaki sepette sarı topların oranı fazla, sağdakinde ise tıpkı büyük sepetteki gibi mavi topların oranı daha fazla. Bu akış bir animasyon film olarak bebeklere izletilmiş ve bebeklerin tepkisi, çevresel bakışlarının takibi ile yapılmış. Deneyde, her gruptan yirmi beşer olmak üzere altı aylık, 12 aylık ve 18 aylık toplam 75 bebek yer almış. 

Bebekler olası olmayan duruma, C’de soldaki kırmızı ile çerçevelenmiş duruma, daha uzun süre bakmışlar. Üstelik bebeklerin bu olası olmayan sonuca dikkatlerini verme süresi, bu gelişmenin olasılığı ile ters orantılı olmuş. Yani, yeni durumun olasılığı düştükçe bakma süreleri uzamış; olası olmayan durum bebeklerin dikkatini daha fazla çekmiş. Deney, kontrol için, farklı renk kombinasyonları ile de denenmiş ve sonuç değişmemiş.

Makalenin ilk yazarı olan ve Max Planck Institute for Human Cognitive and Brain Sciences’da doktora sonrası araştırmacısı Ezgi Kayhan’a çalışma ile ilgili birkaç soru yönelttik:

1. Makalenizde de referans verdiğiniz 2013 tarihli çalışma 4,5 aylık bebeklerde istatistiksel akıl yürütmenin henüz oluşmadığı belirtilmiş. Bunun nedeni nicelik algısının henüz gelişmemiş olması olabilir mi?

Araştırmacılar iki açıklama yapmış. Birincisi, 4,5 aylık bebeklerin henüz bu yaşta topların olduğu sepet ve bu sepetten alınan örnek şeklindeki ilişkiyi kuramamaları. İkincisi, onların kullandığı metodun bu yaş icin fazla kafa karıştırıcı olması.

2. Bu küçük yaşlarda, soyutlama henüz gelişmemişken, duyuların ve duyusal hafızanın rolü akıl yürütmede daha önemli olabilir mi?

Bebeklerin yetişkinler gibi kompleks soyutlama süreçleri yerine duyulara ve algılara dayalı becerileri sıklıkla kullandıklarını söylemek yanlış olmaz.

 

İlgili makaleler:

1. “Infants Distinguish Between Two Events Based on Their Relative Likelihood” by Ezgi Kayhan, Gustaf Gredebäck, and Marcus Lindskog in Child Development. Published online October 3 2017 doi:10.1111/cdev.12970

2. Denison, S., Reed, C., & Xu, F. (2013). The emergence of probabilistic reasoning in very young infants: Evidence from 4.5-and 6-month-olds. Developmental Psychology, 49, 243. https://doi.org/10.1037/a0028278