Boğaziçi'nde Matematik ve Toplum Çalıştayı yapıldı

Matematik ve Toplum Çalıştayı, 7-8 Mayıs tarihlerinde Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlendi. Çalıştayda, çeşitli üniversitelerden akademisyenler, matematik felsefesinden Türkiye'de matematiğin yerine kadar birçok konuda sunum yaptı.

Haber Merkezi

7-8 Mayıs tarihlerinde Boğaziçi Üniversitesi Matematik Topluluğu tarafından gerçekleştirilen Matematik ve Toplum Çalıştayı’na yaklaşık 250 kişi katıldı. Katılımcıların büyük çoğunluğu matematik bölümü öğrencileri olmasının yanı sıra, farklı bölümlerden lisans öğrencileri ve lise öğrencilerinin de katılımı dikkat çekti.

Çalıştayın açılış konuşmasında "Akademik özerklikten ve ifade özgürlüğünden bahsedemediğimiz bir ülkede, felsefenin ve sanatın özgün ve bağımsız üretiminden bahsetmek çok mümkün değildir. Aynı şekilde felsefe ve sanatın tutsak olduğu bir coğrafyada, doğa bilimlerinde ve matematikte ilerleme katedilmesi de oldukça zordur" ifadelerine yer verildi. Bunlara ek olarak, 23 Şubat'ta hayatını kaybeden matematikçi Tosun Terzioğlu da anıldı.

"Matematik ve Toplum Çalıştayı'nda, 3000 yılı aşkın süredir insanlığın kolektif çabasının en rafine sonuçlarından olan matematiğin dünyada ve ülkemizdeki tarihsel gelişimini, düşünsel temellerini (felsefesini) ve doğa bilimleriyle etkileşimini konu almaktadır" ifadeleriyle çalıştayın genel çerçevesini çizildi.

Açılış konuşması Boğaziçi Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyesi Ferit Öztürk tarafından yapıldı. Özgür zamanlarda ve toplumlarda matematiğin gelişim hızının daha yüksek olduğunu vurgulayan Ferit Öztürk matematiksel düşüncenin gelişiminin, tarihsel bağlamdan koparılamayacağını belirtti.

"Matematik Felsefesi I" başlığında,  29 Mayıs Üniversitesi Felsefe Bölümü öğretim üyesi Ayhan Çitil konuştu. Dil-varlık, dil-felsefe alanlarında çalışanlar için matematik bilmenin önemini vurguladığı konuşmasında Çitil, matematikçilerin çalışmalarında “aslında ne yaptığı” sorusunu cevaplarken felsefenin yerine değindi.

Boğaziçi Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyesi Betül Tanbay ise "Matem-etik" başlığında konuştu. Betül Tanbay, etiğin tanımından yola çıkarak, matematik araştırma ve yayın etiğinin üzerine kurulduğu evrensel kabuller üzerinde durdu.

"Matematik Eğitimi" başlığı, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyesi Turgut Önder tarafından verildi. Genel olarak eğitim sisteminin üzerine kurulu olduğu ezberin (belletmenin), matematiğin ve bilimin temeli olan bağımsız düşünme ve araştırmanın karşıtı olduğu vurgulandı. Kanıt ve tanımlardan uzak bir matematik lise eğitiminin, üniversite matematik eğitimindeki başarısızlıkların temeli olduğuna değinildi.

"Matematik Felsefesi II" başlığında konuşan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Felsefe Bölümü öğretim üyesi Bülent Gözkan ise, Frege’den başlayarak aritmetiğin mantığa indirgenme çabası ve Gödel kanıtlamasından bahsetti.

"Matematik ve Evrim" konusunda sunum yapan Orta Doğu Teknik Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü öğretim üyesi Mehmet Somel ise genel bir evrim girizgahından sonra matematiksel modellemenin biyolojide gün geçtikçe önemi artan yerine değindi.

TÜRKİYE'DE MATEMATİK
"Türkiye’de Matematik" başlıklı bir sunum yapan Abant İzzet Baysal Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyesi Zafer Ercan "Matematik sermaye sınıfının sermayesini de güçlendirebilir, işçi sınıfının mücadelesini de" diyerek sözlerine başladı. Ercan, Türkiye’de bir düşünürün kendini özgürce ifade edemediğini, etse bile vatan haini ilan edildiğini ve bu durumun ülkemizdeki matematik üretimini baltaladığını vurguladı. Bunun yanında, ülkemizdeki "şişme dergi ve yayınlar"dan ve bu çürümüşlüğün Tübitak tarafından teşvik edildiğinden bahsedilirken, akademisyenlerin umutsuz olmaya hakları olmadığını ve ses çıkarmaları gerektiği belirtildi.

"Matematik ve Fizik I" başlığında konuşan Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü öğretim üyesi Tonguç Rador, matematik ve fiziğin diyalektiğini Antik Yunan, 16, 17, 18, 19 ve 20'inci yüzyıl fiziğinden örneklerle açıklarken; "Matematik ve Fizik II" İstanbul Teknik Üniversitesi Fizik Bölümü öğretim üyesi Kerem Cankoçak ise doğayı anlamak için simetriyi anlamak gerektiği ve simetriyi de anlamanın en iyi yolunun matematik olduğuna vurgu yaptı.

"Kadın Matematikçiler" başlığında konuşan Sabancı Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyesi Alev Topuzoğlu, eğitim ve bilimdeki toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden bahsetti.

Yeditepe Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyesi İlhan İkeda "Matematikçi Nasıl Düşünür" başlığında sunum yaptı. Asal sayıların sonsuzluğu, 1 den 100 e kadar olan sayıların toplamı gibi temel problemlerin kanıtlarının arkasındaki düşünce gösterildi. Bunun yanı sıra Ramanujan ve Grothendieck üzerinden matematiğe (kanıta) yaklaşımda, matematikçilerin birbirinin tamamen zıttı da olsa “doğru” yaklaşımları olabileceği örneklendi.

Alfa, Evrensel, Nesin ve Yazılama yayınevleri de çalıştay boyunca stant açarak kitaplarını öğrencilerle buluşturdu.