Annelerin ilk sütünde ve bebeklerin ilk kakalarında bazı ağır metaller ve eser elementler bulunduğunu yaptıkları bir araştırmayla ortaya koyan ve bunu basına açıkladığı için soruşturulan Kocaeli Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu 6. Üniversite Kurultayı’nda bir konuşma yaptı.
6. Üniversite Kurultayı’nda Pazar günü gerçekleşen “Nasıl Mücadele Etmeli?” başlıklı oturumun konuklarından biri de Kocaeli Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hamzaoğlu idi. Uzun yıllardır Kocaeli bölgesinde yaşanan ciddi çevre ve sağlık sorunları ile uğraşan ve bunları toplumcu bilim insanı sorumluluğuyla halkla paylaşan Hamzaoğlu şu anda bir soruşturma geçiriyor. Kocaeli Üniversitesi’nde Halk Sağlığı, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ile Tıbbi Genetik Anabilim Dallarından akademisyenler ile birlikte yürüttüğü ve üniversitenin bilimsel araştırma fonu tarafından desteklenen araştırmada annelerin ilk sütünde ve bebeklerin ilk kakalarında bazı ağır metaller ve eser elementler saptanırken, Hamzaoğlu bunları basına açıklamakla suçlanıyor. Basına yapılan açıklamadan sonra Hamzaoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı ve Dilovası Belediye Başkanı tarafından, “Kan ve dışkıları bırakın, doğum yapıp çocuk emziren annelerin sütünde bile çinko, demir, alüminyum, kurşun, kadmiyum tespit ettik, tehlike büyük” dediği, basın yoluyla bu bilgileri açıkladığı ve bu vesileyle ‘haberin geniş halk kitlelerine ulaşmasını sağladığı, araştırma sonuçlarını halk arasında panik yaratmak amacıyla kullandığı” iddiasıyla yargılanması için Kocaeli Cumhuriyet Savcılığı’na şikayet edildi. Savcılık da hazırladığı dosyayı, söz konusu fiilin incelenmesi amacıyla Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğü’ne gönderdi. Üniversite izin verdiği takdirde Prof. Dr. Hamzaoğlu, TCK’nin 213. maddesi uyarınca 2 ila 4 yıl arasında hapis istemiyle yargılanacak.
Bu gelişmeler yaşanırken Hamzaoğlu, Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde yapılan 6. Üniversite Kurultayı’nın Pazar günü gerçekleşen “Nasıl Mücadele Etmeli?” başlıklı oturumunda konuştu. Yapacağı konuşma öncesinde oturumu yöneten Yrd. Doç. Dr. Bülent Hoca, bir toplumcu bilim insanı olarak Hamzaoğlu’na yapılan bu saldırıya karşı örgütlü bir şekilde Hamzaoğlu’nun yanında olmanın çok büyük önem taşıdığını ifade ederken, “Onur’umuzu Savunuyoruz” başlıklı imza metni salondaki katılımcılar arasında dolaştırıldı. “Onur’umuzu Savunuyoruz” imza kampanyasına http://www.onurumuzusavunuyoruz.org/ adresinden de ulaşmak mümkün.
“İktidar hedefsiz mücadele olmaz”
Hamzaoğlu Kurultay’da yaptığı "Üniversitelerde Mikro İktidar Pandemisi" başlıklı konuşmada, “pandeminin” tıp dilinde yaygın hastalık anlamına geldiğini kaydederken, üniversitelerde öğretim elemanlarının büyük çoğunluğunun bir mikro-iktidar hastalığına yakalandığını düşündüğünü söyledi.
Geçmiş yıllarda egemen sınıfa rağmen, emekçi sınıfın yanındaki öğretim elemanlarının üniversitede sesinin daha gür çıktığını ifade eden Hamzaoğlu, bunun bugün çok azaldığına dikkat çekti. Hamzaoğlu postmodernizmin de artan etkisiyle, akademisyenlerin birçoğunun benleştirildiğini, üniversitede akademisyenlerin sınıfsal sorumluluğunun öneminden bahsetti ve bunların unutulduğunu ifade etti. Üniversite bileşenlerinin atomize olduğuna ve akademisyenler arasında hızla “tarafsızlık” düşüncesinin yaygınlaştığına değinen Hamzaoğlu, üniversitelerde mücadelenin yükselmesi için akademisyeniyle, öğrencisiyle, emekçileriyle bir siyasallaştırma programının olması gerektiğini vurguladı. Bir taraftan iktidarın değişmesi için mücadele etmek gerektiğini belirten Hamzaoğlu diğer taraftan da her alanın bilgisi ve mücadelesini üretmek gerektiğini söyledi.
(soL-İstanbul)