Korsanlar Avrupa Parlamentosu'nda

Geçtiğimiz haftasonu gerçekleşen, sağın ve ırkçılığın mutlak zaferiyle sonuçlanan Avrupa Parlementosu seçimlerinde aynı zamanda bir ilk de yaşandı.

soL (HABER MERKEZİ) 2006'da kurulan ve katıldığı ilk seçimlerde yüzde 0,68 oranında oy alan Korsan Partisi (Piratpartiet), aradan geçen üç sene içerisinde İsveç genelinde oylarını yüzde 7,4'e yükselterek Avrupa Parlamentosu'na iki milletvekili göndermeye hak kazandı.

Seçim sonrası yapılan anketlerde, 21 yaş altı seçmenlerin oylarının yüzde 24'ünü aldığı ortaya çıkan partinin başarısında, geleneksel olarak Avrupa Parlementosu seçimlerine ilgisiz bir kesmi etkileyebilmiş olması ana etken olarak gösteriliyor.

Radikal bir sivil haklar söylemini kullanan partinin, oylarını yükseltmesinde bir diğer etkenin de geçtiğimiz yıl içerisinde İsveç'te çıkan kimi yasalar olduğu belirtiliyor. İsveç hükümetinin bir yıl önce çıkardığı ve ulusal güvenliği gerekçe göstererek telefon ve internet haberleşmesinin yaygın bir gözetimine olanak sağlayan FRA yasası ve Avrupa Birliği direktiflerinden IPRED'in aynı yıl içerisinde kabul edilmesi, dünyanın en yüksek internet kullanım oranlarından birine sahip olan ülkede ciddi tepkilere yol açmıştı. AB Fikri Mülkiyet Yönetmeliği IPRED, telif hakkına sahip dosyaların internet üzerinden paylaşılmasını sınırlandırmayı amaçlıyor.

Partinin sadece üç gündemi var
Korsan Partisi kendini siyasi yelpazede sol-sağ arasında bir yere koymuyor. Basında popüler bir şekilde "internette dosya paylaşma özgürlüğünü savunuyor" şeklinde yer verilen Parti, üç ana eksen üzerinden siyaset yapmayı tercih ediyor: Telif hakları yasasının radikal bir şekilde değiştirilmesi, patent sisteminden kurtulunması ve vatandaşların gizlilik haklarının teminat altına alınması.

Partinin ilgili metinlerinde, başlangıçta kültürel ve bilimsel ürünlerin üretilmesinde ve yayılmasında önemli bir yere sahip olan telif hakları yasasının, artık bütünüyle bu amaçtan uzaklaştığı belirtilerek, ticari amaç içermeyen her tür çoğaltmanın ve paylaşımın özgür bırakılması gerektiği savunuluyor.

Patent sistemine de karşı çıkan Parti, bu sistemin paylaşımı engelleyerek bilimsel gelişimi engellediğini öne çıkartarak özellikle ilaçta patente karşı çalışmalarda bulunuyor.

11 Eylül saldırılarından sonra Avrupa'nın ABD'yi takip ederek tüm nüfusu kontrol altına almaya çalıştığı, tüm Avrupa çapında buna karşı çıkılması gerektiği konusuysa Korsan Partisi'nin iletişim özgürlüğü konusundaki tezlerinin başlangıç noktasını oluşturuyor.