4,4 milyon yıllık yeni bir fosil bulundu

Araştırmacılar, insanın atalarından olduğu varsayılan bir türün, bilinen en eski iskeletini ortaya çıkardı.

“Ardipithecus ramidus” adlı bu canlı, bir şempanzenin beyni ve vücudu büyüklüğünde beyine ve vücuda sahip olmasına rağmen, elleri üzerinde yürümüyor ve bir maymun gibi ağaçlardan sallanmıyordu. Science Dergisi’nin haberine göre, büyük ayakları ve geniş bir leğen kemiği olan “Ardi”, dik yürüyen bir canlıydı. Yale Üniversitesi’nden paleoantropolog Andrew Hill, konuyla ilgili şunları söyledi: “Lucy’nin (insanın kökenleri ile ilgili yaklaşımlarda çok büyük bir etki yaratan 3.2 milyon yıllık ünlü bir iskelet) yüzyılın keşfi olduğunu düşünmüştük. Ancak geçmişe bakınca öyle olmadığını anladık.”

Araştırmacılar uzun bir süredir atalarımızın proto-şempanzelere (eller üstünde yürümeye adapte olmuş leğen kemiği uzuvları, ağaçlarda sallanmaya adapte olmuş kolları ve kısa bacakları olan bir tür) benzeyen bir büyük insansı maymun aşamasından geçip geçmediğini tartışıyordu. Bu model, şempanzelerde ve gorillerde halen bulunan ve bu canlıların ortak bir atadan devraldığı düşünülen (eller üzerinde yürüme ve kama şeklinde köpek dişleri gibi) bazı önemli adaptasyonları atalarımızın kaybettiğini düşündürüyordu.

Bununla birlikte, ilk şempanze ve gorillere ait neredeyse hiç fosil bulunamamış olduğundan, kanıt bulmak çok zordu. Şimdiye kadar bilinen en eski insan atası fosili, atalarımızın beyinleri büyümeden önce dik yürümeye başladığını kanıtlayan Lucy idi. Ancak 3.2 milyon yaşındaki Lucy çok yeni bir fosildi ve daha ilkel ataları hakkında yeterince bilgi veremeyecek kadar insana benziyordu. Sonuç olarak, Lucy’nin bulunduğu 1974’ten bu yana, araştırmacılar ondan önce neyin var olduğunu merak ediyorlardı.

Şimdi bu konu ilk defa detaylı olarak aydınlanıyor. “Ardi”nin ilk parçalarını 1994 yılında uluslar arası bir takım Aramis, Etiyopya’da buldu. Ardi, 4.4 milyon yıllık yaşıyla insan ailesinin en eski fosili değil. Bununla birlikte, fevkalade nadir olan leğen kemiği, el ve ayakları ve kafatası ile çene kemiklerinin büyük kısmı ile birlikte, tam bir iskelete en yakın olan örnek. Ardi’yi betimleyen on bir makalenin yazarlarına ve göre ve kendi türündeki en az otuz beş başka bireye dayanarak, bu parçalar, Ardi’nin dik yürüme açısından bir ara forma sahip olduğunu göstermekte. Ancak, ekibe göre, Ardi yine de ağaçlar üzerinde çok fazla zaman geçirmiş olmalı zira büyük ayak başparmakları vardı. Bunun anlamı Ardi’nin yemek bulmak, düzgün şekilde tırmanmak ve avcılardan kaçmak için dallara tutunduğu.

Bu tasvirin ve analizin yayınlanması için on beş yıl bekleyen pek çok araştırmacı, Ardi’nin esasen erken bir insansı olduğu hususunda birleşiyor. Harvard Üniversitesi’nden paleoantropolog David Pilbeam’e göre bu, “olağan dışı düzeyde etkileyici bir yeniden inşa ve tasvir çalışması beklemeye değer”. Ancak Pilbeam, şempanze ve insanların ortak atasının Afrika maymunlarıyla pek çok özelliği paylaşmadığı fikrine katılmıyor. Fakat bundan bağımsız olarak, tüm bilim insanlarının üzerinde anlaşabileceği bir konu var. Yeni makaleler, bu konulara bir çerçeve çizmek adına gerçek bir veri zenginliği sunuyor. Pennsylvania Devlet Üniversitesi’nden paleoantropolog Alan Walker’a göre, “eğer fosil yarı şempanze görünümünde olsaydı, bu durum gerçekten sıkıcı olurdu”.